Konya İlinin bir ilçesi iken 1989 yılında İl yapılan KARAMAN şehri!
Recep Çınar
Karamanlılar ile ilgili, “Karaman’ın koyunu, sonra çıkar oyunu” diye bazı efsaneler anlatılır. Mesela; 1.Efsane : Karaman’ın kalesini kuşatan düşmanlar geceyi beklemeye başlarlar. O gece Karamanoğlu Beyliğinin Askerleri başka seferdedir. Kaleyi savunacak yeterli asker yoktur. Düşünüp taşınan yaşlılar ve ileri gelenler bir kurutuluş yolu bulmaya çalışırlar. Bir çoban “Bakın der Karaman’da ne kadar koyun, koç varsa toplayalım boynuzlarına fenerler takıp bayır aşağı sürelim. Düşman, çok kalabalık olduğumuzu sanır, belki kuşatmayı kaldırır” der. Çobanın dediği yapılır. Boynuzları ışıklı sürü aşağı inmeye başlayınca düşman askerleri büyük bir ordunun üzerlerine geldiğini sanarak kaçmaya başlarlar. Durum sonradan anlaşılınca da iş işten geçmiştir. “Karaman’ın Koyunu, Sonra çıkar oyunu” deyişinin bu olaydan rivayet edildiği söylenir.
2. Efsane: Karamanoğulları Beyliği Moğollarla sık sık savaş halindedir. Moğollar Karaman Beyliği üzerine sefer düzenlerler ve beylik sınırında gecelerler. Tam bu sırada, Karamanoğulları Beyliği askerleri koyun postlarını üzerlerine giyerler ve bazıları boyunlarına çan takarak bir koyun sürüsü havasını verirler. Bu şekilde tam teçhizatlı olarak düşman üzerine doğru varırlar. Moğol askerleri akşam eğlencesinde olup, gelenin gerçek bir koyun sürüsü olduğunu zannederek aldırmazlar. Gelen Karamanoğulları askerleri ayağa kalkıp, postları sıyırarak Moğol askerlerini bozguna uğratırlar. Moğol askerlerinden canını kurtaranlar memleketlerine vardıkları zaman “Karaman’ın Koyunu Sonra Çıkar Oyunu” demişlerdir. Efsanenin bu olaydan kaynaklandığı rivayet edilmektedir.
Karaman İlini niye yazı konusu yaptım?
Bir işim dolayısıyla Ramazan Bayramı sonrası birkaç günlüğüne Karaman şehrine gittim. Anadolu Selçuklu Devleti’nin zayıflaması ve yıkılmasının ardından Anadolu’da kurulan beyliklerden bir tanesi olan Karamanoğulları Beyliği, 1256 yılında Larende/Karaman’da kurulmuş, 1465 yılında da Osmanlı Devletine katılmıştı. 1989 yılında ise Konya şehrinin bir ilçesi iken Karaman “İL” yapıldı. Merkez Nüfusu: 208 bin. 6 İlçesi var. Belediye sayısı 11, Köy sayısı ise 160. Belediye’de çalışan personel sayısı: 807. Şehrin, bilhassa merkez, çarşı alış-veriş bölümlerini gezdim. İmar düzgün, binalar ayni yükseklikte.
Bizdeki gibi 2 katlı tarihi binanın bitişiğine 4-5 katlı binalar yapılmamış! Alt yapı, Üst yapı, Tertip, Düzen ve Temizlik… yani “Belediyecilik hizmetleri” konusunda Edirne ve benzeri şehirlerle hiç kıyaslanamaz! Şehir içi toplu taşıma Belediye otobüsleri ile yapılıyor. Oldukça düzenli ve kaliteli araçlar. Caddeler, her iki tarafa da park edilebilir ve araç gidiş – gelişleri rahatça yapılabilir şekilde düzenlenmiş. Yayalar için karşıdan karşıya geçişler gayet düzenli bir şekilde işaretlenmiş. Yaya kaldırımlar düzgün, yükseklikler Dünya standartlarına uygun. Şehirde Trafik sıkışıklığı da pek yaşanmıyor. Caddelerde belli aralıklarla ızgaralar var. Bizdeki gibi yağmur yağınca her taraf göl olmuyor! Şehir içinde mevcut yeşil alanları (parklar) görseniz şaşarsınız! Onlarca parktan bazıları bir mahallemizi içine alacak büyüklükte! Tertemiz, bakımlı, belli kısımlarda oturma bankları konulmuş. Ayrıca çocuk parkları yapılmış. Hiç biri bizdeki gibi “ticari ranta” dönüştürülmemiş! Küçük çarşıların üzerleri kapatılmış, Kar’dan, Yağmur’dan, Güneş’ten korunuyor. Çarşılardaki yaya kaldırımları esnafa işgal ettirilmemiş! Piyasadaki gıda, giyim… fiyatlarına baktığınızda genelde Edirne’den en az yüzde 20 daha ucuz! Şehir Otobüs Terminali tek kelime ile “lüks”! Bizde ise adeta gecekondu! Peki, Edirne’mizde Belediyenin dünya standartlarına uygun yaptığı hangi hizmet var?
Karaman İli Sanayi ve üretimde de bizden çok çok ileri! (bizde ne var ki?)
Özellikle gıda sanayisinde önemli yatırım ve faaliyetleri olan Karaman ili; un, bisküvi, çikolata, gofret, bulgur ve elma üretiminde Türkiye'de önemli bir konuma sahip. Karaman ili, Türkiye'deki bisküvi üretiminin yaklaşık üçte birini, bulgur üretiminin ise beşte birini karşılamakta. 50 adet Bisküvi üretim fabrikaları var. Karaman’da buğday, arpa, mısır, şeker pancarı, ayçiçeği, nohut, mercimek… gibi tarım ürünleri yetiştirilmekte. Ayrıca elma, armut, kiraz, üzüm gibi meyve ağaçları da yaygın. Göksu havzasında ise yılda yaklaşık 15 bin ton zeytin üretimi gerçekleştiriliyormuş!
Karaman İli Organize Sanayi Bölgesi Sektörel Dağılım Durumu İse Şöyle:
Gıda Ürünleri İmalatı – Giyim Eşyalarının imalatı – Ağaç, Kâğıt ve Basım Ürünleri İmalatı – Makine ve Ekipman İmalatı – Fabrikasyon Metal Ürünleri İmalatı – Mobilya İmalatı… Gelelim 8 bin yıllık tarihe sahip Edirne’mize!
Edirne Belediyesinde çalışan personel sayısı 2100! (yani, Karaman’ın 2,5 katı!)
Şehir içi toplu taşımacılığı bile gereği gibi çözülemedi! Kullanılan araçların bazıları trafiğe çıkamayacak derecede bakımsız! Yolların da bozuk/düzensiz olması yolculuk yapanların adeta midesini ağzına getiriyor! Peki, bizde ne var? Derseniz; Seçim öncesi vaatler, FASA – FİSO!
Buyurun şimdi, Karaman ile Edirne’yi Belediyecilik hizmetleri konusunda mukayese edin!
Karaman şehrinden alınan bazı fotoğraflar aramızdaki farkı net bir şekilde gösteriyor!
Velhasıl Karamanoğulları, İlleri “Karaman”ı insanca, huzur içinde yaşanabilecek bir şekilde düzenlemiş ve yönetirken, Fatih’in torunları ise Şehirler Sultanı 8 bin yıllık tarihe sahip Edirne’nin ne tarihi eserlerini gereği gibi koruyabildi, ne de şehri doğru dürüst düzenleyip baktılar. Tabii ki bu durum, şehri yönetenlerin de, yönetilenlerin de ortak suçu ve ayıbı! Ne diyelim?
Dostça kalın…