‘Belediye yatırım yerine borç ve faiz ödemiş’

Zafer Partisi Edirne Merkez İlçe Başkanı Arda Meriç, Sayıştay Başkanlığı’nın Edirne Belediyesi 2024 Yılı Denetim Raporu’na göre Edirne Belediyesi’nin yatırım yerine borç ve faiz ödemesi yapan bir idareye dönüştüğünü öne sürdü. Meriç, “Edirne halkının ödediği vergiler, altyapı, istihdam ve şehir hizmetlerine değil; bankalara, yüklenicilere ve yanlış planlanmış ihalelere gitmiştir.” dedi.

Zafer Partisi Edirne Merkez İlçe Başkanı Arda Meriç, Sayıştay Başkanlığı’nın Edirne Belediyesi ile ilgili 2024 Yılı Denetim Raporu’nu değerlendirdi. Meriç, yaptığı yazılı açıklamada Edirne Belediyesi’nin mali yönetimde sınıfı geçemediğini öne sürdü. Meriç, açıklamasının devamında şunları kaydetti:

“Zafer Partisi Edirne Merkez İlçe Başkanlığı olarak, Sayıştay Başkanlığı’nın Edirne Belediyesi 2024 Yılı Denetim Raporu’nun bütçe kalemleri incelendiğinde ortaya çıkan tablo şudur:

2024 yılı bütçe ödeneği: 2 milyar 814 milyon TL

Gerçekleşen gider: 2 milyar 120 milyon TL (%75,36)

Gerçekleşen gelir: 1 milyar 957 milyon TL (%75,56)

Sermaye gideri (yatırım harcaması): yalnızca 172 milyon TL (%22,76)

Faiz giderleri: 83 milyon TL (bütçenin %148,85’i)

Bu tablo, Edirne Belediyesi’nin üretken yatırım yerine borç ve faiz ödemesi yapan bir idareye dönüştüğünü göstermektedir. Edirne halkının ödediği vergiler, altyapı, istihdam ve şehir hizmetlerine değil; bankalara, yüklenicilere ve yanlış planlanmış ihalelere gitmiştir. Bir belediyenin bütçesi kalkınma aracıdır. Ancak Edirne Belediyesi’nde bütçe artık siyasi popülizmin finansman aracına dönüşmüştür.

‘FİNANSAL YAPIDA ÇÜRÜME: ŞEFFAFLIK YOK, PLANLAMA YOK, DENETİM YOK’

Sayıştay raporu açıkça belirtmektedir: Duran varlık harcamaları usulsüz şekilde giderleştirilmiştir.

Taşınmazların değer tespiti tamamlanmamış, kayıtlar gerçeği yansıtmamaktadır. Bilgisayar yazılım harcamaları muhasebeleştirilmeden gider yazılmıştır.

Bu, belediyenin bilançosunun mali gerçekliği yansıtmadığı anlamına gelir. Yani kamu maliyesinin en temel kuralı olan “doğruluk” ve “şeffaflık” ilkesi yok edilmiştir. Bu tür uygulamalar yalnızca teknik hata değil; muhasebe manipülasyonu riskini doğuran, kamu zararı doğurabilecek nitelikte idari suistimallerdir.

‘MALİ DİSİPLİNİN ÇÖKÜŞÜNÜN SONUCU: BORÇLA DÖNEN BELEDİYECİLİK’

Belediye, gelir tahsilatında başarısız, harcamada ölçüsüzdür. Vergi gelirlerinin gerçekleşme oranı %86’da kalırken, mal ve hizmet alımlarında harcama oranı %110’a ulaşmıştır. Bu, geliri aşan harcama disiplinsizliğinin açık göstergesidir. Bir yanda “yatırım yok, üretim yok”; diğer yanda “harcama var, faiz var, israf var.” Bu mali yapı sürdürülebilir değildir. Edirne Belediyesi, borçla yaşayan, kamu finansmanını geleceğe ipotek eden bir yapıya evrilmiştir.

Bu durum, 5018 sayılı Kanun’un 13. maddesinde belirtilen “mali disiplin, mali saydamlık ve hesap verebilirlik” ilkelerine açık bir aykırılıktır.

‘FAİZ GİDERLERİ VE İÇ BORÇLARDAKİ ARTIŞ: MALİ ÇÜRÜMENİN GÖSTERGESİ’

Sayıştay verilerine göre faiz giderleri bir yılda %67 artmıştır. Bu, belediyenin iç borç yükünün hızla arttığını göstermektedir. Yatırım bütçesi azalırken faiz ödemeleri artıyorsa, kamu finansmanında üretken olmayan borçlanma yapılıyor demektir. Edirne Belediyesi bugün faize çalışan bir idareye dönüşmüştür. Bu, yalnızca ekonomik değil, siyasi bir tercihtir. Çünkü liyakatsiz yönetim, plansız harcama ve yanlış önceliklendirme borcu büyütür; borç da siyasi bağımlılığı derinleştirir.

‘TAŞINMAZLARDAKİ KAOS VE HUKUKİ SORUNLAR: MALİ YÜKÜMLÜLÜKLERİ ARTIRIYOR’

Rapor, taşınmaz yönetimi konusunda ciddi usulsüzlükler tespit etmiştir:

Taşınmaz kayıtları eksik ve hatalıdır.

Rayiç değer tespitleri tamamlanmamıştır.

Tapu kayıtları güncel değildir.

Bu durum, hem belediye bilançosunu hatalı hale getirmekte hem de belediyenin Kamu varlıklarını etkin kullanma kapasitesini sıfırlamaktadır. Edirne’nin en değerli arazileri, taşınmazları ve tesisleri rant ve işgal altında tutulmakta, belediye ise bu duruma seyirci kalmaktadır. Otobüs terminali örneği, bu işlevsizliğin en somut göstergesidir. Belediyeye ait taşınmaz 5 yıldır hukuken işgal altındadır. Yargı kararı olmasına rağmen tahliye edilmemiştir. Bu yalnızca yönetsel zafiyet değil, mali bir skandaldır. Çünkü her geçen gün ecrimisil tahakkukları artmakta, bu da kamu zararı oluşturmaktadır.

‘İÇ KONTROL VE DENETİM SİSTEMLERİ TAMAMEN ÇÖKMÜŞTÜR’

Sayıştay’ın değerlendirmesi nettir:

Belediyede risk analizi yapılmamaktadır. İç denetim fiilen işlememektedir. İç kontrol eylem planı yoktur. Sayıştay raporu ayrıca göstermektedir ki; Kadın ve çocuk konukevi kurulmamış, Su kayıp-kaçak oranı düşürülmemiş, İtfaiye denetimleri yapılmamıştır.

Bu rapor: Edirne Belediyesi’nin kaynaklarının kötü yönetildiğini, Mali disiplin, saydamlık ve hesap verebilirlik ilkelerinin ihlal edildiğini, Belediye’nin borç batağına sürüklendiğini, Hukuki yükümlülüklerin ihmal edilerek kamu zararı oluşturulduğunu belgelemektedir.

Zafer Partisi olarak çağrımız nettir: Tüm taşınmazların işgaller sonlandırılmalı; kamu malları Edirne halkının hizmetine iade edilmelidir. Belediye bütçesi, yatırım ve üretim odaklı hale getirilmeli; borç-faiz sarmalına son verilmelidir. Belediyede tüm mali süreçler, bağımsız denetim altında yeniden yapılandırılmalıdır. Edirne’nin geleceği, siyasi kadrolaşmada değil; üretim, verimlilik ve halk yararına bir yönetimdedir.” Haber Merkezi