Çeyrek final GAZZE ile, Yarı final İRAN ile, Final de TÜRKİYE var!

Recep Çınar

Katil İsrail yaklaşık iki yıldır Gazze’de katliamlarını sürdürüyor. Ölenlerin sayısı 56 bini, yaralıların ise 130 bini geçti. Müslüman’ıyla gayri Müslimiyle tüm dünya bu katliamları seyrediyor! Önce şunu bilelim ki, İsrail’in uyguladığı bu zulüm planı dünün, bugünün planı değil, yüzyıllarca öncesine dayanır. 1897 yılında İsviçre’deki Stadt Casino Basel’in müzik salonu, Yahudiler tarafından 100 yılın planlandığı Siyonist Kongre’ye sahne oldu. Burada Theodor Herzl öncülüğündeki Siyonistler 4 temel karar aldılar: 1. Sultan Abdülhamit tahttan indirilecek, Osmanlı yıkılacak. 2.  Filistin bölgesinde İsrail devleti kurulacak.  3. Arz-ı Mev’ud’a (adanmış topraklar)  ulaşılacak, 4. Büyük İsrail oluşturulacak. Theodor  Herzl, 258 delege karşısında konuşurken o kadar kararlıydı ki, “Ben zihnimde İsrail devletini kurdum” bile diyordu, o zaman!

Yahudilerde Siyonizm ideali 5 bin seneden önceye dayanır. Kabbala’ya göre İsrail tanrısı Yahudilere Arz-ı Mev’ud’u vaat etmiştir. Nil’den Fırat’a uzanan bölgede (Türkiye’nin de bir kısmı buna dahil) devlet kurmak inançlarının gereğidir. 1933’te 1 doların üzerine Rooswelt tarafından 13 basamaklı bir piramit yerleştirilmiş, üzerine de bir göz konularak Yahudi tanrısının yukarıdan her şeyi gördüğü (!) simgelenmiştir. İslam’daki “Allah’ın her şeyi gördüğü” inancına nazire yapılmıştır.

Siyonistler türlü entrikalarla lobi faaliyetleri ile BM, ABD, Batı’nın önde gelen devletlerini etkilediler. Hilelerle Filistin bölgesine yerleştiler ve 1948 yılında İsrail Devletini kurdular.  İlk 50 yıllık hedeflerine zamanında ulaştılar. Dördüncü hedefleri için çalışırken Türkiye’de Milli Görüş hareketi başladı. Merhum Erbakan Hoca, 13 basamaklı piramidin ne anlama geldiğini anlattı. Onların kendilerini “efendi” kabul edip, diğer insanları “köle” yapmak isteyen sinsi planlarını deşifre etmişti.

Milli Görüş hareketinin insanlığa en büyük hizmetlerinden biri,  bu konuda insanlığı uyarması oldu.

1. Yahudi Kongresi’nin  (1897) 100. yılında Prof. Dr. Necmettin Erbakan Başbakan idi. O zamanki İsrail Başbakanı Ariel Şaron dedi ki: “Erbakan yarım dönem başbakanlık yaptı, hedeflerimizi 20 yıl erteledik. Bir dönem yapsaydı hedeflerimizi unutacaktık.”

Siyonizm’in Panzehiri!

Erbakan Hoca fesat yuvasını dağıtmakta kararlıydı. 1997’deki Başbakanlığı döneminde 1. Siyonist Kongre’nin yapılmasının 100. yılında, İsviçre’deki aynı salonda 2 nci Avrupa İslam Birliği Konferans’ını gerçekleştirdi. İslam Birliği’nin mutlaka kurulacağını vurguladı. (O konferansta ben de bizzat vardım) Siyonizm’e yapılan bu hamleyle düşmanların yüreğine korku saldı. Siyonistlerin Filistin’i işgal etmesinden sonra bölge huzur ve barışa hasret kaldı. Acı ve gözyaşı hâkim oldu. Olay, İslam dünyası başta olmak üzere bütün dünyayı etkiledi. İsrail çetesi, Müslümanların kutsal yerlerine saldırdı. İşgal, saldırı, zulüm bitmek bilmedi. Irak, Suriye, Libya gibi ülkelerde işgaller yaşandı. Siyonist İsrail’in ayak bastığı yerlerde felaketler yaşandı. İsrail, uluslararası kuralları yok saydı. BM kararlarını dinlemedi. Uluslararası Af Örgütü Filistin Raporu’nda, İsrail’in Filistin’de zulüm ve şiddet yöntemiyle ırksal ayrımcılık yaptığını, mekânsal ayrıştırma, mülksüzleştirme ve dışlama politikaları ile insanlık suçu işlediğini açıkladı. Mescid-i Aksa Müdürü Şeyh Ömer el-Kisvani, Aksa’nın 53 sene önce kundaklanarak yakıldığını açıkladı. Şimdi de altında kazı çalışması yapılarak hak ihlallerinin sürdürüldüğünü söyleyerek bir an önce harekete geçilmesi çağrısı yapmıştı: “Yahudilerin acımasız saldırıları karşısında Aksa’yı korumak tüm İslam âleminin görevidir” demişti.

(Milli Gazete, 23.08.2022)

ABD, “İsrail’le normalleşme” bahanesi ile İslam dünyasını abluka altına almak istiyor. Türkiye, Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn, Fas, Tunus…  gibi işbirlikçi yönetimler maalesef İsrail’in yolunu açmaya öncülük ediyorlar.

İşgalci Durdurulsun, Ama Nasıl?

İşgalci İsrail inadından vazgeçmiyor. ABD, İsrail çetesine tam destek veriyor. Batılı ülkelerin çoğu terör çetesinin güvenliğini sağlıyor. Bölgede İslam dünyasını rahatsız edip duran bir gücün varlığını çıkarlarına uygun görüyorlar.  

Çözüm Mü?

Siyonistler, İslam dünyasının işbirlikçi yöneticilerini kandırarak ayakta duruyorlar. İslam ülkeleri yöneticilerinin çoğu ise lafla peynir gemisi yürütmeye çalışıyor!

Burada yapılması gereken Türkiye,  D-8 İslam Birliğini harekete geçirerek İsrail’e “otur yerine” demeli! Ama biz, İslam Birliğini aktif hale getireceğimize BOP’a (Büyük Orta Doğu Projesi) Eşbaşkanlık yapıyoruz!

Bu kuruluş ise Siyonizm’in Batıda Fas’tan, Doğuda Endenozya’ya kadar 23 İslam ülkesini yeniden dizayn ederek Siyonizm’in kontrolünde olmasını sağlamak. İsrail’i yaşatan ABD, AB… değil, Müslüman işbirlikçi yöneticiler!

Bir avuç Siyonist İsrail bundan cesaret alarak bu zulümleri yapıyor. Geçtiğimiz günlerde İsrail'in bölgedeki hedeflerini “turnuva kurgusu”  ile anlatan sunucu Berkovic, "Çeyrek finalde Hamas'la berabere kaldık ve onları penaltıda yendik. Sonra yarı finalde İran'ı yendik. Şimdi Finalde Türkiye var" ifadelerini kullanıyor! Bu cesareti nereden alıyor? 2 milyar Müslüman’ın param parça oluşundan! Onun için acilen yapılması gereken,  D-8’lerin aktif hale getirilmesidir.

Allah (cc), Âli İmrân 103. Ayette; “Hep birlikte Allah´ın ipine (kitabına, dinine, düzenine) sımsıkı sarılın. Parçalanıp ayrılmayın. Allah´ın üzerinizdeki nimetini düşünün…” diye bizi uyarmıyor mu?

 Dostça kalın…