‘Çocuklarımızı kaderine terk etmeyeceğiz’
Anahtar Parti Edirne İl Başkanı Erdinç Balıkçı, okullarda artan güvenlik risklerine dikkat çekerek, “Güvenli okul, güvenli gelecek demektir. Çocuklarımızı kaderine terk etmeyeceğiz” dedi. Başkan Balıkçı, okullarda yalnızca öğrencilerin değil, öğretmenlerin de güvenlik tehdidi altında olduğunu vurguladı.
Anahtar Parti Edirne İl Başkanı Erdinç Balıkçı, ülke genelinde her gün yaklaşık 20 milyon öğrencinin okula gittiğini hatırlatarak, bu öğrencilerin güvenliğini sağlamakta mevcut sistemin yetersiz kaldığını vurguladı. Özellikle deprem riski taşıyan binaların durumuna değinen İl Başkanı Balıkçı, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı raporlarına atıfla, 6 Şubat depremleri sonrasında bile okulların büyük bölümünün yeterince denetlenemediğini, güçlendirme çalışmalarının ise olması gereken hızda ilerlemediğini belirtti.
“Önlem almak için can kaybı bekleyen bir anlayışı kabul etmiyoruz” diyen İl Başkanı, yangın, kaza ve bağımlılık riskleri karşısında da benzer bir ihmal zincirinin yaşandığını kaydetti. Balıkçı, “Bolu Kartalkaya’daki yangın, Aladağ faciası ve okul kazalarında kaybettiğimiz yavrularımız hep geç kalınmış tedbirlerin bedelidir” diye konuştu.
AKRAN ZORBALIĞI VE PSİKOLOJİK GÜVENLİK ALARM VERİYOR
İl Başkanı Erdinç Balıkçı açıklamasında, sadece fiziksel güvenliğin değil, psikolojik güvenliğin de ciddi tehdit altında olduğuna dikkat çekti. PISA 2022 verilerine göre Türkiye’de her dört öğrenciden birinin akran zorbalığına maruz kaldığını ifade eden Balıkçı, “Zorbalık, yalnızca mağduru değil, geleceği de zehirler. Bu sorunu görmezden gelemeyiz. Okul temelli önleyici programlar kuracağız” dedi.
Ailelerin, öğretmenlerin ve yerel yönetimlerin zorbalığa karşı mücadelede aktif rol alması gerektiğini belirten İl Başkanı, bu konuda uluslararası başarılı modellerin Türkiye'ye uyarlanmasının şart olduğunu söyledi.
OKUL ÇEVRESİNDE ARTAN ŞİDDET VE MADDE TEHLİKESİ
Anahtar Parti İl Başkanı Erdinç Balıkçı, okullarda yalnızca öğrencilerin değil, öğretmenlerin de güvenlik tehdidi altında olduğunu vurguladı. Öğretmenlere yönelik şiddetin son yıllarda endişe verici boyutlara ulaştığını belirten Balıkçı, “Şiddete maruz kalan bir öğretmen, nasıl ilham verebilir? Eğitim ortamı şiddetten arındırılmadıkça, gerçek başarıdan söz edemeyiz” dedi.
Ayrıca, okul çevrelerinde artan madde satışı ve bağımlılık tehlikesine işaret eden Balıkçı, Emniyet Genel Müdürlüğü verilerine göre lise çevrelerinde madde satıcılarının görülme oranının yüzde 32’yi aştığını hatırlattı.
“Çocuklarımızı okul kapısında bağımlılığa teslim edemeyiz” diyen İl Başkanı, okul çevresi güvenliğinin güçlendirilmesi, ihtisas sahibi okul polislerinin görevlendirilmesi ve madde bağımlılığına karşı çok katmanlı mücadele programlarının uygulanması gerektiğini vurguladı.
BAĞIMLILIK YAŞI DÜŞÜYOR, DİJİTAL BAĞIMLILIK BÜYÜYOR
Bağımlılıkla mücadelenin yalnızca madde kullanımına karşı değil, dijital bağımlılığa karşı da sürdürülmesi gerektiğini ifade eden Balıkçı, TÜİK ve Yeşilay verilerine dayanarak, gençlerin yüzde 42’sinin sosyal medyada madde kullanımını özendiren içeriklere maruz kaldığını kaydetti. Dijital bağımlılığın çocukların madde kullanım riskini artırdığına dikkat çekerek, “Çocuklarımızı yalnızca okul kapılarında değil, ekranların arkasında da korumak zorundayız” dedi.
ÇÖZÜM: ANAHTAR PARTİ’NİN EĞİTİM GÜVENLİĞİ PROGRAMI
Anahtar Parti’nin çözüm önerilerini de paylaşan İl Başkanı Balıkçı, şunları vurguladı:
“Tüm okullarda depreme dayanıklılık ve yangın güvenliği zorunlu hale getirilecek, denetimler periyodik olacak. Akran zorbalığına karşı erken müdahale ve rehabilitasyon merkezleri kurulacak.
Okul çevrelerinde kamera ve güvenlik görevlisi zorunluluğu getirilecek. Okul-Aile iş birliği güçlendirilerek bağımlılıkla mücadelede topyekûn seferberlik başlatılacak. Dijital bağımlılıkla mücadele için ulusal eylem planı hayata geçirilecek. Eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti önlemek amacıyla, her okulda şiddeti izleme ve önleme mekanizmaları kurulmalı; öğretmenlere ve tüm eğitim personeline yönelik saldırılarda "kamu görevlisine karşı işlenen suç" hükümleri uygulanarak caydırıcı yaptırımlar kesin şekilde devreye sokulmalıdır. Tüm resmi ve özel eğitim kurumlarında, öğrenci ve çalışan sayısına göre oranlanacak şekilde yeterli sayıda özel güvenlik görevlisi istihdamı zorunlu hale getirilmelidir.
Bizim için bir tek evladımızın bile kaybı, koskoca bir ülkenin kaybıdır. Eğitimde güvenlik lafla değil, kararlı iradeyle sağlanır. Anahtar Parti olarak, güvenli okulların, güvenli yarınların ve güçlü Türkiye’nin anahtarını elimizde tutuyoruz. Evlatlarımızı korumak için buradayız.” Haber Merkezi