Kirada oturmak yaşlandırıyor
Gayrimenkul Uzmanı Turgay Yılmaz, kiralık konutta yaşamının vatandaşları yaşlandırdığını söyledi. Yılmaz, “Kronik stresin yalnızca ruhsal sağlık üzerinde değil, aynı zamanda biyolojik yaşlanma üzerinde de hızlandırıcı bir etkisi olduğunu vurguluyor” dedi.
Yılmaz, Son yıllarda kirada oturmanın bireyler üzerindeki etkilerine dair yapılan bilimsel araştırmaları gündeme getirdi. Yılmaz kirada yaşayan vatandaşların strese bağlı olarak yaşlandığını dile getirdi.
“Yaşlanmayı hızlandırdığını gösteriyor”
Yılmaz, şunları kaydetti:
“Birleşik Krallık’ta gerçekleştirilen ve Journal of Epidemiology dergisinde yayımlanan bir çalışma, kirada oturmanın insan biyolojisi üzerindeki olumsuz etkilerinin, işsizliğin yarattığı etkilerden bile iki kat daha güçlü olduğunu gösteriyor. Dahası, bu durumun sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıkların oluşturduğu sağlık sorunlarından daha ciddi sonuçlar doğurabileceği belirtiliyor. Araştırmalara göre, kiracı olmanın getirdiği en büyük zorluk, bireylerin geleceklerini planlama konusunda yaşadığı belirsizliktir. Sürekli artan kira bedelleri, ev sahipleriyle yaşanan sorunlar ve mevcut konut piyasasındaki dalgalanmalar, kiracıların maddi ve manevi anlamda yıpranmasına neden oluyor. Araştırmacılar, bu tür kronik stresin yalnızca ruhsal sağlık üzerinde değil, aynı zamanda biyolojik yaşlanma üzerinde de hızlandırıcı bir etkisi olduğunu vurguluyor. Araştırmada yaklaşık 1500 katılımcıdan alınan veriler incelendi ve kiracı olmanın, bireylerin yaşlanma süreçlerini hızlandırdığı, hatta işsizliğin getirdiği stres faktörlerinden daha güçlü bir olumsuz etki yarattığı ortaya çıktı. Bu sonuç, kiracı olmanın bireyin kontrol hissini kaybetmesine neden olduğunu ve bu durumun fizyolojik etkilerle birleşerek yaşlanmayı hızlandırdığını gösteriyor. Sigara ve alkol kullanımı bireylerin tercihine bağlı olsa da, kiracı olmak çoğu zaman ekonomik zorunlulukların bir sonucu olarak ortaya çıkıyor.
“Güvenli bir yaşam sunmak hepimizin görevidir”
Bu sorunların çözümünde, bireylerin uzun vadeli bir güvenceye sahip olmalarını sağlayacak projelere öncelik verilmesi gerekiyor. Gayrimenkul sektöründe yapılan çalışmalar, bireylerin kira ödemek yerine kendi evlerinin sahibi olmasını teşvik ederek bu stres kaynaklarını azaltmayı hedefliyor. TOKİ benzeri devlet projeleri, yapı kooperatifleri ve uzun vadeli ödeme planlarıyla herkesin ev sahibi olabileceği bir sistem oluşturmak mümkün. Bizler de Ertur Gayrimenkul & İnşaat olarak, bireylerin yalnızca bir ev sahibi olmalarını değil, aynı zamanda stres ve belirsizlikten uzak, güvenli bir yaşam sürmelerini sağlayacak projeler üretmeyi hedefliyoruz. Bu çerçevede sunduğumuz uygun fiyat politikaları, uzun vadeli ödeme seçenekleri ve güvenilir projelerle bireylerin yaşam kalitesine katkı sağlamayı amaçlıyoruz. Sonuç olarak, kirada oturmanın yalnızca bireysel değil, toplumsal sağlık üzerinde de olumsuz etkileri vardır. Gayrimenkul sektörü temsilcileri olarak, insanlara huzurlu ve güvenli bir yaşam sunmak hepimizin görevidir” Haber Merkezi