0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Recep Çınar

Bir seçimi daha geride bıraktık. Tahmin edilenden çok farklı neticelerin elde edildiği bu seçimlerde bir bakıma iktidara “yeter artık” denildi!

Ülkemizin ekonomik açıdan oldukça kritik bir döneminde yapılan Mahalli Seçimlere damgasını vurarak sonucu belirleyen ise bir bakıma yaşlı, yoksul ve emekliler oldu!

Ülkemizde 65 ve daha yukarı yaştaki nüfus oranı yüzde 21,4 yani, yaklaşık 9 milyon! Yoksulluk oranı da yüzde 21,7. Bu da yaklaşık 9 milyon!

Yani, ülkemizde 16 milyon emekli var ve bunlar 10 bin TL emekli maaşı ile geçinmeye mahkûm olmuş! Buna 9 milyon da yoksulları ilave ettiğinizde 25 milyon insan, insanca yaşama imkânından/hakkından mahrum demektir! Türkiye’de oy kullananların sayısı ise yaklaşık 62 milyon!

Diğer önemli bir husus ise, gün geçtikçe toplum yaşlanıyor. Yaşlandıkça da fakirleşiyor! Bu durum geleceğimiz için hiçte parlak görünmüyor!

22 yıllık AKP iktidarından ümidini kesen bu insanlar, yerel seçimlerde iktidara “yeter artık” diyerek oylarını ana muhalefete verdiler. Bir bakıma da erken genel seçimi işaret ettiler!

Gelelim Edirne’ye!  CHP’nin kalesi olarak anılan Edirne’de Belediye Başkanı değişti, ama zihniyet değişmedi!  Belediyecilik hizmetleri açısından adeta sorunlar yumağı haline gelmiş bir şehirde ayni zihniyete mensup Başkan seçildi ise “ne değişecek” sorusu akıllara takılıyor!

Tabii ki peşin hükümlü olmamak lazım. Seçim öncesi genelde ülkemizde, özelde Edirne’mizde adaylar birçok vaatlerde  bulundular. Adeta “vaat yarışı”nda atıp tuttular! Bakalım göreceğiz! Sayın Kılıçdaroğlu Genel Başkanlık döneminde ağzından hiç düşürmediği “Liyakat ve dürüstlük” konusunu CHP’de dillendiren bir başka yönetici göremedik! Bunlar, seçim öncesi aday belirlerken ölçü olarak ele alınması gereken hususlar. Umarız Edirne’nin yeni Belediye Başkan bu hususlarda geçmiştekileri aratmaz!

Bir insan “ben Müslüman’ım” diyorsa gördüğü yanlışları söyleyip doğruları göstermek bir onun görevidir! İslam Dini/Düzeni, yönetime talip olanları şöyle ikaz eder;                  

Zâlim; zulmedene, haksızlık edene, zâlimûn ise zulmedenlere, haksızlık edenlere denir. Allah zulmedenler için Hûd Suresi’nin 113. Ayeti’nde buyuruyor ki: “Zulmedenlere meyletmeyin; yoksa size ateş dokunur.”

Yani; zulmedenleri, çalanları, soyanları, sömürenleri, verdikleri sözleri yerine getirmeyenleri … ne pahasına olursa olsun; “Asla tasvip etmeyin. Onlara asla oy/yetki vermeyin. Onları asla sevmeyin, onları sevenleri de sevmeyin. Zulümlerini meşru görmeyin, zulümlerine de rıza göstermeyin. Onları asla hiçbir konuda desteklemeyin. Onlara yağcılık yapmayın, iltifat etmeyin. Çünkü Allah zalimleri sevmez.”  

İşte, Allah (cc) Burada Müslümanlara, zalim yöneticilere meyletmemeyi böyle uyarır!

Belediye Başkanlığı halka hizmet için bir görevdir. İnsan merkezlidir. Halka hizmeti, Hakk’a hizmet bilmelidir!

Seçim sonuçları, İlimiz ve Ülkemiz için inşallah hayırlı olur. Tüm seçilenlere (hakka, hukuka uydukları sürece) kolaylık ve başarılar dileriz.

Dostça kalın…