Recep Çınar
“Bu da nedir?” diyenleriniz olabilir!
Önce Vecize nedir, bakalım! “ibaresi kısa, anlamı geniş olan çok kıymetli söz, özlü söz” olarak tanımlanır. Günümüzde Politika, Ekonomi, Cedelleşmeler (tartışma, münakaşa)…Son zamanlarda bunlara bir de “Gıda Zehirlenmesi” eklendi! Bu konuda yazacak çok şey var, ama birçok şeyde olduğu gibi esas mesele bunda da kontrolsüzlük! Bütün bu olumsuzluklar insanı yoruyor!
Ben de bugün, bizim medeniyet değerlerimizdeki çok konuşma yerine “doğru ve güzel fikirleri kısa ve güzel ifade eden sözlere bir bakalım” dedim!
12. Yüzyılda Sicilya’da doğup büyümüş olan Müslüman Bilgin İbn Zafer, bulunduğu yerin kültüründen değil İslâm düşüncesinden beslenmiş, eserlerindeki hemen bütün göndermelerde sahih kaynaklara dayanmış bir ilim adamı. Temel dayanağı Kur’an ve Sünnet olan İbn Zafer, “Adil Hükümdar” adlı kitabının başına, her biri eşsiz değere sahip vecizelerini koymuş.
“Doğru ve güzel bir fikri çok kısa olarak ifade eden söz” anlamına gelen “vecizeler”in her biri ayrı bir ders veriyor insana.
İşte o vecizelerden bazıları:
- Bir konuya belirsizlik hâkimse, kendini Allah’ın ellerine bırak. Çünkü kaderin hakimi O’dur.
- Kim ki talan yoluyla zengin olmuştur, kazandıkları heba olacaktır; kalleşlikle hüküm süren kovulacak; günahkâr olanın orduları yenilecek ve zorbalığın düğümleri bir bir çözülecektir.
- Öğüt zekânın aynasıdır. Bu yüzden, eğer birinin yeteneklerinin sınırlarını öğrenmek isterseniz, ondan öğüt isteyin.
- Her günahkâr kendisi için aradığı affı bulacaktır ama adaletsiz olanın sevincinin bozulması kaçınılmazdır.
- Kendini adaletsizliğe gömenin gelişmesi mümkün değildir. Kötü niyet yoluyla güçlenen ayakta kalmayacak, şiddet yoluyla taht’a geçen hüküm süremeyecektir.
- Bilginin tohumlarını her kim ekerse, semeresini alacaktır. Bilgeliğin yansıması, alçak gönüllüğün göstergesi, temkinliliğin ve açgözlü olmayan bir kalbin sembolü olan özveri, kişiyi zafere ulaştırır.
- Kendini zevk içinde unutan ve fırsatların kaçmasına izin veren kral, asla devlet işlerinde başarılı olamaz.
- Nasıl mıknatıs demiri kendine doğru çekerse, sabır da başarıyı kendine doğru çeker. Sabredin; sonunda zafere ulaşacaksınız.
- Ancak bir insanın sabrını ve cesaretini sınadığınızda, onun zihninin değeri konusunda bir fikir edinebilirsiniz.
- Açgözlülük bütün günahlar içinde en iğrenç olanıdır. Hırs, onu vücuda getiren babasıdır. Haksızlık ise doğumuna neden olduğu çocuğudur. Başkalarının sahip olduklarını elde etme arzusu kardeşi; kölelik ise yol arkadaşıdır…
- Kulaklarınız siz orada olmadığınızda bir adamı tanımanızı sağlamıyorsa, yüz yüze geldiğinizde, gözleriniz de işinize yaramayacaktır.
- Yüce bir ruh, ne gibi bir yanlışlık yapmış olursa olsun, iyilik borcu olduğu birine şükranlarını sunmayı asla unutmaz.
- Size daha önce yardım etmiş olan biri sonradan size sırt çevirir ve hatta size zarar verirse ona düşman olmayın. Ona ilgi göstermeye ve minnet duymaya devam edin. Bu tavır, sizin şefaat dilemede daha güçlü bir tarafta olduğunuzu gösterecektir.
- İki yüzlülük, sadece dar görüşlü zihinleri aldatabilecek bir seraptır; onu fark edebilenlerden hiçbir şeyi saklayamaz.
- Özgür bir adamı özgürlüğünden yoksun bırakacak iki şey vardır: Sadakat yeminine ihanet etmek ve bir sırrı açığa vurmak.
- Kararsızlık, sıradan bir zihnin işaretidir, yüce bir ruhun değil.
- Dürüstlük ve sadakat herkes tarafından övülür ve onaylanır.
- Zenginlik su gibidir. Bir kapı açıp fazlasının akmasına izin vermeyen kişi içinde boğulur.
Bizim ecdadımız bin yıl üç kıtada böyle bir medeniyet ile hüküm sürdü. İşte bu vecizeler o medeniyetten küçük birer örnek! Daha neler var neler!
Rabbimiz öyle diyor;
Ankebût Suresi 64. Ayette “Bu dünya hayatı ancak bir eğlence ve oyundan ibarettir. Ahiret yurduna (oradaki hayata) gelince, işte asıl yaşama odur. Keşke bilmiş olsalardı!”.
Mülk Suresi 2. ayette ise: “O, hanginizin daha güzel iş yapacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı.
O üstündür, bağışlayandır”.
İşte, vecizelerden bazı örnekler böyle!
Dostça kalın…