Bundan önceki (12.12.2024 tarihli) yazımda, Sayın Valimizin 16 aylık dönemde Edirne’ye ne gibi hizmetler verdiğini yazmıştım.
Peki, gelelim Belediye’ye! Mevcut Başkanımız 9 aydır görevde. Evet, çok bir zaman değil. Ancak geçtiğimiz dönemde de Belediyenin yönetim ekibi içinde görevli idi. Yani, belediyecilikte acemi sayılmaz!
Alt yapısı ile üst yapısı ile Temizliği ile park sorunu, WC ihtiyacı, park ve trafik sorunu, kontrolsüzlük… bunca sorunlar yumağı haline gelmiş bir şehirde herhalde bir yerden başlanması gerekir değil mi? Geçtiğimiz Cuma günkü mahalli basınımızda (nasılsa) bir Esnafın çöpler konusunda şikayetçi olduğunu okuduk! Gönül ister ki şehrimize yakışmayan bu olumsuzluklara muhtarları ile mahalle halkı ile herkes tavır koysun!
Her şeyden önce Belediye’nin bu konuda bir plan ve programı olmalı. Tekrar söylüyorum; Belediye’nin ilk yapması gereken birim sorumlularını (3’er, 4’er kişilik) heyetler halinde Avrupa ülkelerindeki kardeş şehirlere (mesela; Almanya’ya) göndererek oradaki Belediye birimlerinin nasıl çalıştıklarını ve ne gibi hizmetler verdiğini incelemeli ve olardan örnek almalıdır.
Tabii ki her şeyin başı eğitim! Temizlikten, trafik kurallarına… nasıl uyulması ve nelere dikkat edilmesi gerektiği konularında hazırlanacak bir bilgi broşürü ile halk bilgilendirilmelidir. Belediye, “kabahatlar kanunu”nu acaba ne keder uyguluyor!
Şehrimizin (bilhassa eski semtler) alt yapısında sık sık patlamalar oluşuyor, Belediye’den ilgili birim elemanları geliyor (güya) tamir ediyor. Ediyor da, arkalarında bir sürü pislik, düzensizlik, çamur ve çukur… bırakıyor! Bazı vatandaşlar da binasında tamiratlar yapıyor, inşaat atıkları günlerce, haftalarca değil, aylarca cadde/sokak kenarında duruyor. Bazıları da taşlarla, çiçeklerle, motosiklet ve bisiklet park ederek… yaya kaldırımlarını işgal ediyor. Kimileri de yaya kaldırımını kırıp bodruma giriş kapısı açıyor! Eski semtlerde zaten standartlara uygun kaldırımımız da yok! İlgili birimler zaman zaman mahalleleri kontrol edip bu sorunlar çözülemez mi? Ayrıca Kuvvetli yağmur yağınca caddelerde, parklarda gölcükler oluşuyor! Bazı bodrum katlara sular doluyor! Eskiden Edirne’de bir tane “göl mahalle” vardı, şimdi kuvvetli yağmur yağınca her taraf göl mahalle oluyor! Sokak hayvanları konusu ise gündemden kaldırıldı!
Edirne, son yüzyılın yarıdan fazlasında CHP’li Belediyelerce yönetildi. Belediyecilikte komşumuz Kırklareli kadar bile olamıyoruz! Bizde yapılan işler “günü kurtarma” türünden! Düzensizlik, kontrolsüzlük, gelişi güzel gereksiz istihdamlar… almış başını gidiyor!
Belediye Başkanı Sayın Filiz Gencan Akın, geçtiğimiz Eylül ayında “5 yıllık süreçte eğitimden sosyal hizmetlere, altyapıdan kültür- sanat etkinliklerine kadar geniş bir yelpazede, kentimizin her alanında yaşam kalitesini yükseltmeyi hedefliyoruz. Sosyal adaletten ekonomik kalkınmaya, çevre korumadan kültürel değerlerin yaşatılmasına kadar geniş bir alanda, şehrimizi geleceğe hazırlamak için kararlıyız. Biz imkânsızlıkların içinden imkânları çıkaracağız” diyor. Bu tür vaatler her 5 yılda bir tekrarlanıyor! Ama (Osmanlı/Arapça tabiriyle) “Kellim kellim lâyenfa!” (konuş konuş, faydasız!
Hz. Ömer (r.a) öyle demiş; “Çok söyleyen değil, çok iş yapan yöneticiye muhtaçsın.”
Winston Churchill ise; “Her millet layık olduğu şekilde yönetilir ve her millet icraatına tahammül ettiği yönetimin mesuliyetine ortaktır!” Ne yazık ki, “Laik” olduk, ama “Layık” olamadık!
İşte, sadece Edirne’nin en eski ve hareketli şehir merkezi Kaleiçi semtinden yüzlerce “utandırıcı” manzaralardan bazı örnekler! Bunlar, Şehirler Sultanı Edirne’ye yakışıyor mu?
Niyet gerçekten hizmet etmek ise, Valilik ile Belediye el ele verip Edirne yeniden “Şehirler Sultanı” yapılabilir!
News
