eşya depolama
romabet romabet romabet
deneme bonusu veren siteler
bandstanddiaries.com
Dünya bir yıl daha yaşlandı! 

Dünya bir yıl daha yaşlandı! 

ABONE OL
1 Ocak 2025 17:47
Dünya bir yıl daha yaşlandı! 
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Yunus Emre öyle diyor, “geçti ömrüm bir ah ile içi dolu eyvah ile!” 

Evet, Yunus Emre’nin dediği gibi ömürler ah ile içi dolu eyvah ile geçiyor!

2024 yılını da “ah ile vah ile” geride bıraktık! Yani, ömrümüzden bir yıl daha eksildi. İnsan hayatında en büyük kayıp zamandır. Çünkü varımızı yoğumuzu versek geçen bir saniyelik zamanı bile geri getiremeyiz! Onun için bizim medeniyet değerlerimizdeki ölçü, “iki günü eşit olan ziyandadır!”

“Asr”  Suresinde Rabbimiz (cc) şöyle diyor; “Asr´a (Çağ’a, mutlak zamana) yemin olsun ki, insan mutlaka bir ziyandadır. Ancak iman edenler, salih amel (iyi işler) işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır!”

Canlı cansız her şeyin bir doğumu/yaradılışı olduğu gibi gelişmesi, yaşlanması ve ölümü de mukadderdir. Bu, insanlar için de böyledir, hayvanlar için de, bitkiler için de, cansız varlıklar için de. Aralarındaki fark sadece zamandır. Yani kimilerinin birkaç saat, kimi birkaç gün, kimi birkaç sene, kimi 50 – 100 sene, kimileri de yüzlerce binlerce sene dünyada kalmalarıdır. Neticede canlı cansız dünyada her şeyin bir sonu vardır.

Tabii ki, İnsan için her şeyin hesabının verileceği bir gün de var! Çünkü insan, en “şerefli” varlık olarak yaratılmış, akıl ve irade ile donatılmıştır. Ayrıca da tüm yaratıklar O’nun hizmetine verilmiştir. Kendisine bunca nimetler verilen insan, hem kendisine verilen nimetlerin, hem de dünyada yaptıklarının bir gün hesabını verecektir! Bu hesap, Allah’a mı kul olduk, yoksa nefsimize ve şeytana mı uyduk! Tabii kul olmak lafla olmuyor. Kul olmak, yaratanın emirlerini yerine getirmek, yasaklarından da uzaklaşmakla oluyor. Onun için kulluk emanetine riayet eden Müslümanlar, bu gününün düne eşit olmasını kabullenmesi bir yana, bu günün dün ile eşit olmasını bile zarar addeder! Bu durum, bu ay ile geçen ay veya bu yıl ile geçen yıl için de aynıdır. Zira insan için en kıymetli sermaye olan zamanı geri getirmek mümkün değildir! Onun için şuurlu Müslüman boşa geçen, lüzumsuz işlerde harcanılan zamanın ne demek olduğunu çok iyi bilen ve zamanı en iyi şekilde değerlendiren insandır.

Geride bıraktığımız yıl boyu bilhassa Müslüman coğrafyada zulüm ve katliamlar artarak devam etti, hala da devam ediyor! Geride bıraktığımız bir yılda sadece Gazze’de 50 bine yakın Müslüman katledilerek, açlıktan veya soğuktan hayatını kaybetti. Gazze’de bebekler yürümeyi öğrenmeden ölmeyi öğreniyor! Diğer tarafta bazıları da yeni bir yıla çeşitli “batıl” kutlamalarla girerek tatmin oluyor. Her şeyden önce bizim dileğimiz, yeni yılın geride bıraktığımız yıldan hem maddi hem de manevi bakımdan daha kazançlı bir yıl olmalısıdır.

Toplumumuzda miladi yılbaşı gecelerini kutlama konusunda Hıristiyanları örnek alanlar olduğu gibi inanç değerlerine bağlı olan insanlarımızın farklı alternatifler sunduğunu da görüyoruz. Bunlar her yönüyle güzel ve örnek faaliyetler. Kendi medeniyet değerlerine sarılıp, yanlışlara karşı alternatifler sunuyorlar. Her yıl olduğu gibi buna bir örnek olarak Milli ve manevi değerlerine bağlı şuurlu bir gençlik yetiştirme mücadelesi veren Anadolu Gençlik Derneği (AGD)’ni görüyoruz!

Anadolu Gençlik Derneği (AGD) geride bıraktığımız yılbaşı gecesi ülke çapında 81 ilimizde ve yüzlerce ilçelerde “Mekke’nin Fethi ve Kudüs Gecesi” adlı bir program sundu. Edirne’de, Halk Evi Salonunda gerçekleştirilen programa katılım oldukça yoğundu. Salon “tıklım tıkış” dolmuştu. Kur’an tilavetinin ardından, AGD Edirne Şube Başkanı Abdülhamit İriş’in açış konuşması ile başladı.  Abdülhamit İriş konuşmasında Anadolu Gençlik Derneği’nin sevdasının Kudüs, davasının ise İslam olduğuna vurgu yaptı. Program, Kadın Kolları ve Orta Okul Komisyonlarının faaliyetlerinin sunulması ile devam etti. Verdikleri mesaj, “Fethin gönülleri fethetmek” olduğu idi.

Program’a günün konuşmacısı olarak katılan Kırklareli Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Muhammet Ezber, yaptığı 30 dakikalık konuşmasında Mekke, Medine ve Kudüs’ün kutsal şehirler olduğunu ve tarih boyunca bu kutsal şehirlerde neler yaşandığını özetle anlattı. 

Yaklaşık 2,5 saat süren programda ezgi ve Mekke’de ilk Müslümanlara yapılan zulümler sahnelendi. Programa birçok STK ve Siyasi Parti temsilcileri de katıldılar.

Yüce dinimiz İslam’ın 14 asırlık tarihinde kutlanacak o kadar çok günler- geceler var ki, işte bunlardan biri de Mekke’nin fethidir. Bilindiği gibi Mekke’nin Fethi, Miladi takvime göre Ocak 630 yılında, Hicri takvime göre ise 20 Ramazan 08 tarihinde gerçekleşmiştir.  AGD (Anadolu Gençlik Derneği) bunun için her yıl miladi yılbaşı gecelerinde ülkemizin dört bir yanında Mekke’nin fethini kutlama programları yapıyor. Geride bıraktığımız Salı’yı Çarşamba’ya bağlayan gece, yani miladi yılbaşı gecesi AGD Edirne Şubesinin Halk Eğitim Merkezi Salonunda tertiplediği “Mekke’nin Fethi” programı gerçekten izlemeye değer bir programdı.

Milli  Görüş’ün kurucu lideri merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan;  “Cennete girmek için, mutlaka Müslüman olmak gereklidir. Ancak bu dünyada, adil bir düzen’in himayesinde, huzur ve emniyet içinde yaşamak için, sadece insan olmak yeterlidir. Müslüman, ‘teslim olan insan’ demektir. Neye? Allah’a! Yani, Allah’ın emirlerine uyan, yasaklarından da uzaklaşan insandır. Müslüman, ‘Hak’kın hâkimiyeti için motor, ‘Şer’rin (kötülüklerin) yok olması için fren olma görevlisidir” derdi!

Bugün, mukaddes üç ayların (Recep-Şaban-Ramazan) başlangıcı, yani 1 Recep. Bugün ayni zamanda Regaip Kandili. Kandilimiz Mübarek olsun, Rabbim, hayırlara vesile kılsın, inşallah.
Dostça kalın…          

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
Marsbahis
deneme bonusu veren siteler