Ganki Hunu Kerbelayım Ya Hüseyin senden medet
Matemine Gam Fezayım Ya Hüseyin senden medet
Ağlarım her dem senin ol vakayı nalanına
Ağlamakta pür cefayim Ya Hüseyin senden medet
Alevi inancındaki ibadetlerden biri de kurban ibadetidir.
Kurban konusunda Kuran’da şöyle denilmektedir; O halde Rabbin için ibadet et ve kurban kes. Kuşkusuz soyu kesik olan sana kin tutandır.
Görüldüğü gibi ilk ayette Yüce Tanrı bir lütufta bulunuyor, ikinci ayette ise bu lütfun karşılığında ibadet edilmesi ve kurban kesilmesi isteniyor, üçüncü ayette ise Hz. Peygambere soyunun kurumayacağının müjdesi veriliyor. Bununla birlikte, gerçekte Peygambere soyu kesik diyenlerin soyunun kuruyacağı belirtiliyor.
Adı Alevilik olan ve çağlar boyu insanlığı aydınlatan kutlu inancımıza göre Kerbela katliamından İmam Zeynel Abidin’in kurtulup Ehl-i Beyt soyunun devamını sağlaması Yüce Allah’ın Peygamberimize Hz. Muhammed’e soyunun kesilmeyeceğine ilişkin verdiği müjdenin gerçekleşmesidir.
Bilindiği üzere kurban denince ilk akla gelen Hz. İbrahim’dir.
Kuran’da Hz. İbrahim’in öyküsü anlatılmaktadır.
Hz. İbrahim’in oğlu İsmail’i kurban adamasıyla ilgili olarak saffat suresinin 100-102 ayetlerinde bilgiler verilmektedir. Hz. İbrahim’in büyük bir sınava tabi tutulduğu ve bu sınavı başarı ile geçtiği anlatılmaktadır. 107. Ayette Tanrı’nın İbrahim Peygamber’e fidye olarak büyük bir kurbanlık verdiği belirtilmektedir.
Kim Kuran yorumcuları bu büyük kurbanın koç olduğunu, bu iddia yaratılış yasalarına terstir söylerken, kimileri de bu ifadenin binlerce yıl sonra Hz. İbrahim’in soyundan gelen soylu birinin hak yoluna kurban olması anlamına geldiğini dile getirmektedir.
Kutlu Alevi inancına göre, Allah’ın verdiği o büyük kurban İbrahim Peygamber’den binlerce yıl sonra onun soyundan gelen Şehitler Şahı İmam Hüseyin’dir.
Nitekim Hz. İmam Hüseyin zulme ve dünya nimetlerine karşı eğilmemiş, Hak yoluna canını kurban vermiştir.
İşte Muharrem Ayı böyle bir Sultan’ın, Peygamber’in sevgili torunu İmam Hüseyin’in Hak yoluna, Allah yoluna kurban olduğu bir aydır. Ve Kerbela emevi hanedanlığının Peygamber soyunu kurutmak için zulmünü sergilediği bir katliam meydanıdır.
Ancak emevi zalimleri Hz. İmam Hüseyin’i Şehit etmişlerse de Peygamber soyunu kurutmayı başaramamışlardır. Yüce Tanrı İmam Zeynel Abidin’i bu katliamdan kurtararak Ehl-i Beyt’in soyunun devamını sağlamıştır.
Selam olsun Şehitler Şahı İmam Hüseyin’e Selam olsun Kerbela’nın zulme boyun eğmeyen şanlı kahramanlarına Selam olsun o soylu yolu gözyaşlarıyla geleceğe nakleden İmam Zeynel Aba’ya Selam olsun Ehl-i Beyt’in temiz aziz soyuna.
Biz Aleviler Hz. Muhammed’in Ehl-i Beyt’inin sevdalıları olarak onun soyunun kesilmemesine şükretmenin bir ifadesi olsun diye İmam Zeynel Abidin’in kurtuluşu ve Allah rızası için kurban kesiyoruz.
Ey Ehl-i Beyt yolunda olan Aleviler, kurban keserek Ehl-i Beyt’e sevgilerini gösterir ve kurbanın sırrına vakıf olmaya çalışırlar.
Ne mutlu İmam Hüseyin aşkına mateme bürünenlere,
Ne mutlu kurbanın sırrına olmaya çalışanlara,
Ne mutlu İmam Zeynel Abidin’in kurtuluşuna,
Ne mutlu Yüce Peygamber soyunun kesilmemesine.
Akıl ermez Yaradan’ın sırrına
Muhammed Ali’ye indi bu kurban
Kurban olayım kudretinin nuruna
Hasan Hüseyin’e indi bu kurban
Ol İmam Zeynel’in destinde idim
Muhammed Bakır’ın postunda idim
Cafer-i Sadık’ın izinde idim
Kazım Musa Rıza’ya indi bu kurban
Muhammed Taki’nin nurundan idim
Ali’yel Naki’nin sırrından idim
Hasan’ül Askeri’nin darında idim
Muhammed Mehdi’ye indi bu kurban
Aslı Şahı Merdan Gurruhu Naci
Gerçeğe bağlı bu yolun ucu
Senede bir kurban Talib’in borcu
İsmail Peygambere indi bu kurban
Tarikattan Hakikata ereler
Cenneti ala’ya hülle sereler
Muhammed Ali’nin yüzün göreler
Erenler aşkına indi bu kurban.
Şah Hatayım edebilir mi her can
Kurbanın üstüne yürüdü erkan
Tırnağı tesbih kanı da mercan
Mümin müslüme indi bu kurban
KUMRUDAN
Hiçbir bina aşk binası gibi sağlam değildir
Aşk binasını kuranlara binlerce aferin
Muhabbet badesinden doyası içmeyen insan
Aşkın nice dertlere derman olduğunu bilemez
Aşk sırrından haberdar olan her akıl sahipleri
Aşk bostanın cennet gülünden üstün olduğunu anlamıştır
Gönlüme levhi mahfuz defterinin başlangıcındır
Hayber kalesi Fatihi Şahın Fazileti gelir
Medine şehrinde ateş göklere yükselince
Peygamber kızı Fatima’nın ağlar sesi gelir
Kimi vakit kana çevrilen kalbimin hatırına
Ali’nin başında görülen kılıç yarası gelir
İmam Hasan’ın Şehit oluşu canıma ateş saldı
Her zaman yaralı kalplerin yasını tutası geldi
Ne kadar yer yüzünü gezsem seyretsem karşıma,
Dudakları susuz Hüseyin’in sahrayı Kerbelası gelir
Düşmüştür Fırat kenarında bir kahraman genç kolsuz
Yine de çadırlara su götürmeden gitmeye ustası gelir
Bir tarafta çöller çalkalanan fıratın suyu akar
Sakine’nin yine de susadım diyen sesi gelir
BEYT
Hakikat yolunun yüce yolcusu
Tenin pare pare İmam Hüseyin
Kırk pare bölündü ol Şah-ı mazlum
Canın pare pare İmam Hüseyin
Kerbela Sultanı buldu çareyi
Nurlu simasında aldı yareyi
O kumlu çöllerde kanlı deryayı
Al kanın kurumaz İmam Hüseyin
Bugün bize yassı matem denildi
Kanların akınca toprak dirildi
Bütün Ehl-i Beyt’in yasa büründü
Kılındı namazın İmam Hüseyin
Deli Bora der ki böylesi devran
Derde tahammül kılmaz cümle bu cihan
Alemin Sultanı Ey Şah-ı Kerem
Kurbanın kesildi İmam Hüseyin.
GÜNDEM
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024EKONOMİ
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024