0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türkiye’de etkisini her geçen gün artıran barınma sorunu, artık ekonomik bir problem olmanın ötesine geçerek ciddi bir psikolojik baskıya dönüşmüş durumda. Özellikle Edirne gibi öğrenci nüfusu yoğun, gelir dağılımı farklılık gösteren şehirlerde bu sorun daha da görünür hale geliyor.

Gayrimenkul Uzmanı Turgay Yılmaz, “İnsanlar sadece bir eve değil, huzura da ihtiyaç duyuyor. Her ay kirasını ödeyen ama geleceğinden emin olamayan yüzbinlerce insan var” diyerek mevcut tabloya dikkat çekti.

KİRACILAR GÜVENDE HİSSETMİYOR

Sık sık ev değiştirmek zorunda kalan kiracılar, artık bir evi “yuva” olarak görmüyor. Gayrimenkul Uzmanı Turgay Yılmaz, kiracıların her an evden çıkarılma korkusu yaşadığına dikkat çekerek, “Ev sahibi-kiracı ilişkileri giderek gerginleşiyor. Kiracılar artık çocuklarının okulunu, işyerine olan mesafeyi değil; ev sahibinin ne zaman ‘çık’ diyeceğini düşünüyor. Kiracıların yaşadığı sürekli değişim, aile düzenini, sosyal çevreyi ve hatta çocukların psikolojisini doğrudan etkiliyor. Aylık kira bedelinin ötesinde, artık insanlar her an evsiz kalma riskiyle yaşıyor” dedi.

‘ÇÖZÜM KALICI, TAKSİTLİ VE ERİŞİLEBİLİR KONUT ÜRETİMİ’

Gayrimenkul Uzmanı Turgay Yılmaz, çözümün net olduğunu söyleyerek, “İnsanlara sadece ev değil, güven de vermek gerekiyor. Bunun yolu da uzun vadeli taksitli modellerden, güvenilir kooperatif sistemlerinden geçiyor. Çünkü bu sistemlerde yatırımcı arsa tapusunu sürecin en başında kendi adına alabiliyor. Bu da psikolojik güveni artırıyor. Özellikle dar gelirli vatandaşlar, genç çiftler ve öğrenciler için geliştirilecek projelerin önemi büyük. Herkesin barınma hakkı vardır ve bu hakkın sürdürülebilir olması gerekir. Bu nedenle bizler gibi sahada üretim yapanların sorumluluğu büyüktür.

Barınma krizi, sadece bugünün değil, geleceğin de meselesi. Çözüm; şeffaf, taksitli ve toplumsal ihtiyaca uygun projelerle mümkün. Ve bu projeler, insanlara sadece anahtar değil; bir gelecek de sunmalı” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi