Anahtar Parti Edirne İl Başkanı Erdinç Balıkçı, 2026 yılı merkezi yönetim bütçesinin Türkiye ekonomisinin son yıllarda içine sürüklendiği yapısal bozulmanın en somut göstergelerinden biri olduğunu belirtti. Balıkçı, “2026 yılında bütçe giderleri 18 trilyon 929 milyar TL, gelirler ise 16 trilyon 216 milyar TL olarak öngörülmüştür. Yani bütçede yaklaşık 2 trilyon 700 milyar TL’lik açık beklenmektedir” dedi.
Anahtar Parti Edirne İl Başkanı Erdinç Balıkçı, merkezi yönetim bütçesiyle ilgili yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:
“2026 yılı merkezi yönetim bütçesi, Türkiye ekonomisinin son yıllarda içine sürüklendiği yapısal bozulmanın en somut göstergelerinden biridir. Faiz ödemelerinin bütçe üzerindeki baskısı, gelir-gider dengesizliği ve adaletsiz vergi yapısı, ülkenin üretim kapasitesini ve sosyal refahını tehdit etmektedir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne 17 Ekim 2025 tarihinde sunulan 2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi Teklifi, hükümetin ekonomik politikalarının yönünü açıkça ortaya koymaktadır. Buna göre 2026 yılında bütçe giderleri 18 trilyon 929 milyar TL, gelirler ise 16 trilyon 216 milyar TL olarak öngörülmüştür. Yani bütçede yaklaşık 2 trilyon 700 milyar TL’lik açık beklenmektedir. Bu açık, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYH) yüzde 3,5’i düzeyindedir. Bu oran, mali disiplinin zayıfladığını, bütçenin sürdürülebilirlik sınırına geldiğini göstermektedir.
‘YÜK VATANDAŞIN ÜZERİNE BİNDİRİLİYOR’
Türkiye ekonomisinde faiz ödemeleri artık kronik bir yük haline gelmiştir. 2025 yılında faiz ödemeleri 1 trilyon 950 milyar TL’ye ulaşarak toplam bütçe giderlerinin yüzde 15’ine denk gelmiştir. Yani devlet, her 100 liralık harcamasının 15 lirasını yalnızca faiz ödemelerine ayırmaktadır. Bu tablo, üretimden uzaklaşan, borca dayalı bir ekonomik yapının en açık kanıtıdır.
Bütçedeki gelir dağılımı, toplum kesimleri arasındaki adaletsizliği derinleştirmektedir. Vergi gelirleri içinde gelir vergisi yüzde 79 artarken, kurumlar vergisi artışı sadece yüzde 28’de kalmıştır. Bu durum, yükün büyük ölçüde sabit ve dar gelirli vatandaşların üzerine bindirildiğini göstermektedir. Büyük holdingler ve sermaye grupları, vergi afları ve muafiyetlerle korunurken, ücretliler reel gelir kaybı yaşamaktadır. Bu yapı, sosyal adaletin yanı sıra ekonomik istikrar açısından da büyük bir tehdit oluşturmaktadır.
‘TÜRKIYE STAGFLASYON SARMALINA GIRECEKTIR’
Dar gelirli yurttaşlardan zengin kesimlere doğru yaşanan refah transferi, yalnızca ekonomik adaletsizlik değil, aynı zamanda toplumsal barış için de riskli bir zemindir. Vergi politikası adalet üretmek yerine ayrışma yaratmaktadır.
2020 yılında 176 milyar TL olan bütçe açığı, 2024 yılı itibarıyla 2 trilyon 652 milyar TL’ye yükselmiştir. Yani açık beş yılda yaklaşık 15 kat artmıştır. Bu süreçte faiz giderleri 2023’te 646 milyar TL iken 2025’te 1 trilyon 950 milyar TL’ye ulaşmıştır. Faiz yükü, yatırımları ve kamu hizmetlerini kısıtlayarak ekonominin üretken alanlardan uzaklaşmasına neden olmuştur.
Reel sektör daralırken, finansal sektör büyümekte; bu durum stagflasyon riskini artırmaktadır. Ekonomideki bu yapı, enflasyonla köpük büyüme yaratmakta; işsizliği derinleştirmektedir.
Türkiye ekonomisi, üretmeyen ama tüketen, istihdam yaratmayan ama faiz ödeyen bir yapıya dönüşmüştür. Bu tablo, yönetilemeyen bir ekonominin işaretidir. Gerekli tedbirler alınmazsa Türkiye yakın gelecekte stagflasyon sarmalına girecektir. Sonuç olarak, bütçedeki faiz yükü, gelir adaletsizliği ve açıkların geometrik olarak büyümesi, Türkiye’nin ekonomik yönetiminde köklü bir paradigma değişikliğinin zorunluluğunu ortaya koymaktadır. Bütçenin toplumsal refahı artırmak yerine yoksulluğu derinleştiren bir araç haline gelmesi kabul edilemez.
Bütçe, iktidarların yüz aynasıdır. Yoksullaştıran bütçe, millete vurulmuş bir prangadır.
Prangaları çözecek anahtar millettir.” Haber Merkezi
GÜNDEM
28 Ekim 2025GÜNDEM
28 Ekim 2025GÜNDEM
28 Ekim 2025GÜNDEM
28 Ekim 2025GÜNDEM
28 Ekim 2025GÜNDEM
28 Ekim 2025GÜNDEM
28 Ekim 2025Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.