DOLAR 32,1709 -0.15%
EURO 35,1363 0.26%
ALTIN 2.523,690,93
BITCOIN 2159861-0,28%
Edirne
17°

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Ümitsizliğe kapılmak yok!

Ümitsizliğe kapılmak yok!

ABONE OL
13 Mart 2024 10:42
Ümitsizliğe kapılmak yok!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Recep Çınar

11 Ay’ın Sultanı, Oruç ay’ı mübarek Ramazan ayına girdik. Ramazanımız mübarek olsun. Böyle mübarek, kutlu bir ay’a girerken “Hal-i Pür Melalimiz”e (içinde bulunduğumuz şartlara) özetle bir bakalım!

EKONOMİ: Derin ekonomik kriz tüm ülkemizi A’dan Z’ye vururken faizi destekleyen politikalar sonucu son yılların en çok kâr eden sektör ise finans ve bankacılık sektörü oldu. Faiz lobisi için fırsatlar ülkesi haline gelen ülkemizde geçen yıl en büyük 10 banka 506,8 milyar lira kârla rekor kırdı. İşte bu düzende kazanan faiz lobisi oluyor! Hazine sürekli borçlanıyor! Bu tür haberlere basında sık sık rastlarız. Her biri bizim sırtımıza bir yük! Sadece hazine değil, halkımız da borçlanıyor! Halkın bankalara olan borç miktarı 2 trilyon liraya dayandı! Emeklisi ile asgari ücretlisi ile işsizi ile halkımızın birçoğu bunalımlı bir dönemden geçiyor! Adeta, baharı beklerken, kışa tutulduk! Hazine ve Maliye Bakanlığı, bütçenin Şubat ayında 198 milyar 341 milyon TL açık verdiğini açıkladı. Şubat ayında Faiz ödemeleri ise 107,2 milyar TL olmuş! Ocak ayında da Faiz harcamaları 121 milyar 93 milyon TL olmuştu. 

Hızla artan enflasyon vatandaşı borç bataklığına itti. Ay sonunu getiremeyen vatandaş, kredi kartına yükleniyor.  Kartla yapılan harcamaların toplam maliyeti 262.2 milyar TL’ye çıkarak rekor kırmış! Bu arada TÜİK’in açıklamasına göre işsizlik 32 ayın zirvesini gördü; yüzde 26,5! Mübarek Ramazan’da bir parça et almak isteyen vatandaşlar, İstanbul’da  özel bir işletmenin kırmızı et fiyatlarına 130 liralık indirim için saatlerce uzun kuyrukta bekliyor. Kuyruğun ise başı var sonu yok. Bunular, Ekonomideki durumumuza sadece bir örnek!

AHLAK konusu ise her geçen gün derinleşiyor!

Kadına verdiği önemle övünen ve bu doğrultuda senede bir günü (8 Mart) “Kadınlar Günü” ilan eden Batı’nın ikiyüzlülüğü, Gazze’de bir kez daha ortaya çıktı!Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı, sosyal medya platformundan yaptığı paylaşımda, İsrail’in saldırılarında 5 ayda en az 9 bin kadının şehit edildiği ve çok daha fazlasının ise enkaz altında kaldığı açıkladı. Gazze’de günde ortalama 63 kadının şehit edildiği, bunların 37’sinin ise ailesini geride bırakan anneler olduğu belirtildi.

Kadını güya  koruduklarını savunan zihniyet, bu kadınları görmüyor mu, duymuyor mu! Yoksa kadınlar günü belli bir kesime mi mahsus! Güya kadın hakları veren bu dünya düzeni, onca kadına genel evlerde çalışmanın yolunu açıyor ve onlardan vergi alıyor!

Şimdi de İstanbul Merkezli “Cinsiyetsizleştirme Operasyonu Kuruldu! İstanbul’da çocukların cinsiyetsizleşme tehlikesi artık çok daha büyüdü! Zira haberlerde, çok sayıda elçiliğin bu doğrultuda faaliyet gösteren dernekleri fonladığı belirtiliyor. Hedef ise sorunlu ailelerin savunmasız çocukları. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Güçlenen, Türkiye’ye Güç Veren Kadınlar Programı’nda ,”Aile ile kadını ayıran, kadın ve aile arasına duvar ören her türlü yaklaşımı reddediyoruz. Aileye alerjisi olan bir kesim var” diyor. Tamam, da zinayı suç olmaktan kim çıkardı? Esas sorun burda! Halkımızın ahlakını bozan dizilere kim müsaade ediyor?

Peygamberimiz (sav)’dan kadınlarla ilgili birçok Hadis rivayet edilmiştir.                                                            

Bir hadiste;  “Cennet annelerin ayakları altındadır” (Nesâî, Cihad, 6) diyor. Bir diğerinde; “Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet ediniz! Onlara şefkat ve sevgi ile muamele ediniz! Onlar hakkında Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim” (Müslim, Hac, 147) uyarısında bulunur! İnsanı yaratan Allah (cc) Kadına da, Erkeğe farklı özellik ve görevler vermiş,  her ikisinin de sorumluluk ve haklarını bildirmiştir. Müslüman toplumların yönetimleri buna ne kadar önem veriyor?

FİLİSTİN/GAZZE yarası her geçen gün derinleşiyor!  Topraklarını önce işgal ediyorlar sonra satıyorlar!   Terörist İsrail’in saldırıları bütün hızıyla devam ediyor. İslam âlemi ise adeta kış uykusundalar! Gazze’de şehit edilenlerin sayısı 31bin’i aştı! Şimdi de ABD ve Kanada’daki bazı sinagoglarda, Kudüs ve Batı Şeria’daki işgalcilerin bulunduğu alanlardan Filistinlilere ait gayrimenkullerin satılması için kapalı toplantılar yapılıyor. Halk ise buna karşı gösteriler yaparak “Filistin’e özgürlük”, “İsrail işgaline son”, “Yasa dışı yerleşimler bitmeli” sloganları atarak “Çalınmış toprakları satamazsınız”, “Bu toprak hırsızlığıdır”, “Çalınmış topraklar üzerinde iş yapmayın” pankartları taşıyarak protesto ediyor. Söz konusu satışları, Amerikan-İslam İlişkileri Komitesi New Jersey Şubesi (CAIR-NJ) de yazılı açıklama ile kınıyor.

Şimdi de işgal limanı! ABD Başkanı Biden, Amerikan ordusuna Gazze sahiline bir liman kurma emri verdi. Plana göre Güney Kıbrıs da bu planın ortağı olacak. Bu bağlamda ABD ordusu, Güney Kıbrıs’taki Larnaka’dan Gazze Şeridi’ne doğru bir deniz yolu kuracak. ABD ve İsrail’in planı gerçekleşirse Gazze açıklarındaki enerji kaynakları tam anlamıyla emperyalistlerin eline geçecek! Acaba ne zaman uyanacağız?

Peki, 2 milyarlık İslam Âlemi ne yapıyor?

Tabir caizse, “çelik – çomak” oynuyor!  “Dizi” seyreder gibi olup bitenleri seyrediyorlar! Kimileri de “kuru sıkı” atıp duruyor!

AGD’li Gençler bu arada bir uyarıda bulundu! 

AGD (Anadolu Gençlik Derneği) Marmara İlahiyat Fakültesi Teşkilatı, kampüslerinde gerçekleştirdiği açıklamayla Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ı “İsrail ile ticaretin haram olduğu” yönünde fetvada bulunmaya çağırdı.

Siyonist İsrail rejiminin 5 ay’ı aşkın bir süredir Gazze’de gerçekleştirdiği soykırım nedeniyle bir basın açıklaması gerçekleştiren AGD mensubu üniversiteliler, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’a şöyle seslendi;  “İsrail’le Ticaret Allah Katında Meşru Görülemez!”  Müslümanlar göz göre göre canice katledilirken ve açlığa reva görülürken terörist İsrail ile yapılan ticaretin Allah katında meşru görülemeyeceğini vurgulayan gençlerin açıklamasında, “Sayın hocam; İsrail’e yapılan ticaretin meşru olmadığını ve Allah katında haram olduğu fetvasını bir an önce yayınlayın ve devlet büyüklerimizi bu konuda harekete geçirmeye çalışın. Ve bunu kamuoyuna deklare edin” ifadeleri kullanıldı. İşte şimdi, “Din mi siyasetin, yoksa Siyaset mi dinin emrinde” olduğu görülecek!

Açıklamanın devamında, “İsrail’e yapılan her türlü ticaret, şerefli Gazze halkına büyük bir ihanettir. Buradan devlet büyüklerimize çağrıda bulunuyoruz. İsrail’le olan tüm siyasi ve ticari ilişkileri bir an önce kesin” sözleri sarf edildi.

Türkiye ve ABD’den ortak açıklama! ABD’yle birlikte terörle mücadele edilecekmiş! 

Türkiye-ABD Stratejik Mekanizma Toplantısı sonrası yapılan ortak açıklamada, terör örgütlerine ve Siyonist rejim İsrail’e açıktan destek vermesiyle bilinen ABD’yle Terörle Mücadele İstişarelerinin yeniden başlatıldığı vurgulanıyor. ABD, zaten terörün başı. Bu mantıkla terör mü engellenir!

EKONOMİ, AHLAK ve FİLİSTİN ile ilgili gündemde olan konulardan “cımbızlayarak” özetler çıkarmaya çalıştım! Bu kötü gidişata İslam Ümmeti olarak zamanında müdahale edilmez ise başımıza çok daha büyük felaketler gelir ve sonumuz “berbat” olur, Allah göstermesin!

Maksadım, “kara tablo” çizerek “ümitsizliğe” düşürmek değil! Müslüman zaten ümitsizliğe düşmez ve düşürmez!

Bu konuda Rabbimiz (cc), İsra Suresi, 83. ayette: “İnsana bir nimet verdiğimizde sırt çevirir ve yan çizer; ona bir şer/kötülük dokunduğu zaman da umutsuzluğa kapılır” diyor.

Rum Suresi, 36. Ayette ise; “Biz insanlara bir rahmet tattırdığımız zaman, onunla sevinirler; kendi ellerinin takdim ettiği dolayısıyla onlara bir kötülük isabet ettiğinde, hemen umutsuzluğa kapılırlar” buyurur.

Diğer bir ayette ise; “Ey oğullarım! Gidin Yusuf’u ve kardeşini araştırın. Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin.

Şura Suresi 30. Ayette: “Başınıza gelen herhangi bir musibet kendi ellerinizle kazandıklarınız yüzündendir. Bununla beraber Allah yine de çoğunu affeder” diyor!

Bunları niye yazıyorum? Ülkemizin ahlaki, ekonomik, siyasi… hemen her sahada içinde bulunduğu kötü şartlar insanlarımızı “ümitsizliğe” sevk etmektedir.

Rabbimiz biz Müslümanları bu konuda şöyle uyarır; “….. Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah’ın rahmetinden ümidini kesmez.”  (Yusuf Suresi:87)

Biz, gerçek manada inanır (Mümin), teslim olursak (Müslüman), Allah (cc) bizi korur ve de mükâfatlandırır.  

Onun için “ümitsizliğe kapılmak yok!”

Dostça kalın…

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP