0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Ahmet Baran Yazgan, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Edirne Şube Başkanı Celil Özcan’a idari ceza verilmek istenmesine tepki gösterdi. Yazgan, “Bu karar yalnızca Celil Özcan’a değil, tüm yurttaşların oy hakkına, siyasi tercihine ve örgütlü mücadelesine yönelmiş bir gözdağıdır. Asıl kınanması gereken, bu antidemokratik zihniyettir” dedi.

CHP Edirne Milletvekili Ahmet Baran Yazgan; ADD Edirne Şube Başkanı Celil Özcan’a Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’na önseçimde oy verdiği için Edirne İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından kınama cezası verilmek istendiğini açıkladı. Yazgan, şu açıklamayı yaptı:

“Edirne’de yaşanan son gelişme, hukuk devleti ilkesine ve demokrasiye duyulan saygının bir kez daha sınandığını göstermektedir. ADD Edirne Şube Başkanı, eğitimci Celil Özcan’a, iftiralarla cezaevinde tutulan Ekrem İmamoğlu’na önseçimde oy verdiği gerekçesiyle kınama cezası verilmek istenmesi, sadece bireysel bir hak ihlali değil, aynı zamanda örgütlü muhalefete dönük baskıların ulaştığı tehlikeli noktayı da gözler önüne sermektedir. Eğitimci Celil Özcan’a yönelik idari soruşturma hukuka, demokrasiye ve toplumsal vicdana yönelik açık bir saldırıdır. İktidarın, muhalif sesleri bastırma çabasının bir parçasıdır.

‘ASIL KINANMASI GEREKEN, BU ANTİDEMOKRATİK ZİHNİYETTİR’

Son dönemde CHP’li belediye başkanlarına, milletvekillerimize ve muhalif basına yönelik baskılar sistematik bir hâl almıştır. Hukukun üstünlüğü ve adaletin evrensel ilkeleri her geçen gün daha fazla aşındırılırken, halkın iradesini temsil eden isimler keyfi uygulamalarla susturulmaya çalışılmaktadır. Siyasi baskılar ve yandaşlaştırılmaya çalışılan yargı eliyle yürütülen sindirme politikaları artık sıradan birer uygulama hâline gelmiştir. Bu gidişat, Türkiye’yi bir hukuk devleti olmaktan hızla uzaklaştırmakta ve yurttaşlarımızın hak, özgürlük ve gelecek umutlarını törpülemektedir.

Bir kamu görevlisinin, anayasal hakkını kullandığı için cezalandırılmak istenmesi, ifade özgürlüğünün, düşünce hürriyetinin ve demokratik katılımın açıkça çiğnenmesidir. Bu karar, yalnızca Celil Özcan’a değil, tüm yurttaşların oy hakkına, siyasi tercihine ve örgütlü mücadelesine yönelmiş bir gözdağıdır. Asıl kınanması gereken, bu antidemokratik zihniyettir.

‘CELİL ÖZCAN YALNIZ DEĞİLDİR’

Türkiye’yi demokratikleşme hedefinden uzaklaştıran bu anlayışı kabul etmiyoruz. Adaletin, hukukun ve demokrasinin üstünlüğünü savunmaya devam edeceğiz. Unutulmamalıdır ki susan değil, direnen kazanır. Celil Özcan yalnız değildir. Bu hukuksuzluğun karşısında, Celil Özcan’ın yanındayız. Karanlık ne kadar derin olursa olsun, aydınlık mutlaka kazanacaktır.” Haber Merkezi