Zafer Partisi Edirne İl Başkanı Serkan Konak, Edirne Belediye Meclisi’nde kabul edilen yüzde 15 oranındaki ulaşım zammına tepki gösterdi. Belediye Başkanı Av. Filiz Gencan Akın’ın seçim öncesi indirim vaadini hatırlatan Konak, “Başkan Filiz Gencan Akın’ın ulaşıma ve suya indirim vaat edip göreve geldikten sonra sürekli zam yapması Edirne’nin siyasi tarihindeki popülist vaatler arasında yerini almıştır” dedi.
Zafer Partisi Edirne İl Başkanı Serkan Konak, yaptığı yazılı basın açıklamasıyla Edirne Belediye Başkanı Av. Filiz Gencan Akın’ın vaatlerini ve yaptığı icraatları değerlendirdi. Açıklamasında Türk siyasi tarihinin popülist vaatlerine de yer veren Konak, şunları kaydetti:
‘İNDİRİM VAADETTİ ZAM YAPTI’
Türk siyasi tarihi açısından dönemine damga vuran popülist vaatleri sıralamaya kalksak Süleyman Demirel’in ‘’kim ne veriyorsa 5 katını veriyorum’’ vaadi şüphesiz ilk sırada gelir. Tansu Çiller’in ‘’2 anahtar’’ ve Cem Uzan’ın ‘’mazotu 1 lira’’ yapma vaatleri de unutulmayan popülist vaatler arasında yerlerini almıştır. Popülist vaatler açısından Edirne’ye bakacak olursak Sayın Filiz Gencan Akın’ın ulaşıma ve suya indirim vaat edip göreve geldikten sonra sürekli zam yapması Edirne’nin siyasi tarihindeki popülist vaatler arasında yerini almıştır.
‘ULAŞIMDA EN PAHALI ŞEHİR EDİRNE’
4 Nisan 2025 tarihinde Sayın Başkan’ın 1 yılını değerlendirdiğimiz basın açıklamasında ulaşım zammı için ‘’eli kulağında’’ tabirini kullanmıştık. 7 Nisan 2025 tarihinde gerçekleşen Edirne Belediye Meclisi toplantısında aksi bir durum yaşanmadı ve toplu ulaşıma 1 yıl içinde yüzde 37’lik zamdan sonra yüzde 15’lik bir zam daha geldi. Böylelikle Edirne, uzun mesafeli yolculukta en pahalı şehirler arasında olma özelliğini devam ettirdi. 10 Mart 2025 tarihli bir veriye göre Edirne son zamla beraber 26,45 liralık biniş ücreti ile ilk 4 sıradaki en pahalı ulaşıma sahip büyükşehirlerin ardından 5. sırada gelmektedir. Kısa mesafede alınan ücret bakımından ise muhtemelen ilk sıradadır.
‘BELEDİYE ULAŞIM SİSTEMİNDE YER ALMALI’
Geçmişte yapmış olduğumuz basın açıklamalarında ulaşım hizmetinin kamusal bir hizmet olduğunu, tamamının özele havale edildiği mevcut sistemin sürdürülebilir olmadığını, Edirne Belediyesi’nin en temel belediyecilik hizmetlerinden biri olan ulaşım işine dahil olmasını tavsiye etmiş, 5 Haziran 2024 tarihindeki basın açıklamamızda da Sayın Başkan’a hangi Cumhuriyet Halk Partili Belediye’de ulaşım hizmetinin tamamının özele havale edildiğini sormuştuk. İkinci sorumuz ise ‘’bu sistemi bir şekilde devam ettirmeliyiz’’ savunmasına yönelik olarak bu düşüncenin sosyal demokrat belediyeciliğin sağına mı yoksa soluna mı düştüğü idi. Bu iki sorunun cevabını halen beklemekteyiz. Cumhuriyet Halk Partisi ülke genelinde özelleştirmeler konusunda haklı olarak eleştirel bir tutum sergilerken yerelde, temel belediyecilik hizmeti olan ulaşımı tamamıyla özele havale ederek 180 derecelik zıt bir tavır sergilemektedir. Ulaşımın uzun zamandır tekelciliğe mahkûm edilmesi, rekabet ortamının yaratılmaması ve Edirne Belediyesi’nin bizatihi ulaşım sisteminde yer almaması toplu taşımanın kronik sorun haline gelmesine sebep olmuştur. Bu sistemin bir şekilde devam ettirilmek istenmesi ve bir yıllık süreçte çözüme yönelik bir adım atılmamış olması ne yazık ki gelecekte de ulaşım sorunu ile yüz yüze olacağımızın işaretleridir.
‘BELEDİYE ULAŞIM SİSTEMİNE DAHİL OLMALI’
Sayın Başkan’ın ulaşım ile ilgili bir vaadi de toplu taşımanın denetim altında olacağı idi. Bundan mütevellit ki Edirne Belediyesi 17 Eylül 2024 tarihinde toplu taşımaya yönelik bir denetim yaptı. Denetim sırasında şoförlerin, araç kullanırken dikkat dağıtıcı unsurlardan kaçınmaları, yolculara saygılı davranmaları ve ücret takibinin doğru şekilde yapılması gibi kriterler de göz önünde bulundurulduğu açıklandı. Yerel basında köşe yazan bir yazar 16 Eylül 2024 tarihindeki yazısında Etus şoförlerinin çalışma koşullarını bir Etus şoförünün ağzından şöyle aktarmıştı; ‘’ İki gün 12 saat çalıştıktan sonra üçüncü gün nöbet geliyor ve 16 saate çıkıyor mesai. Can dayanmaz buna, ama ekmek kapısı işte. Zaten arabalarda yolcu, şoför kavgalarının en büyük nedeni bu uzun çalışma saatleri. Dinlenemiyor ki adamlar. Var, haftada bir gün izin kullanıyorlar ama o da yeterli değil bence…’’ Başka bir şoför de 7 Nisan 2025 tarihinde sosyal medya hesabından yapmış olduğu paylaşımda günlük 10-12 saatlik çalışma sürelerinden dem vurdu. İnsani olmayan bu çalışma sürelerine karşın şoförlerin uzun süreler stres altından kalmamaları ve vatandaş ile düzgün bir diyalog kurabilmeleri neredeyse imkansızdır. Edirne Belediyesi bugüne kadar araç şoförlerinin çalışma saatleri ve izin hakları ile ilgili bir denetim gerçekleştirmiş midir veya bundan sonra gerçekleştirecek midir merak konusudur. Görüleceği üzere vatandaş ve şoför arasında yaşananların çözümü salt maddiyat ile ilgili değil insani çalışma koşulları ile ilgilidir.
Söz verilmesine rağmen toplu ulaşıma 2 defa yapılan zammı ekonomik gerekçeler ile açıklamaya çalışmak etik bir davranış değildir. Zira vaatler verilirken de ekonomik durum mevcut durumdan farklı değildi. Bundan sonra yapılması gereken hızlıca bu sorunu çözmeye yönelik kararlı adımlar atmak ve Edirne Belediyesi’ni ulaşım sistemine dahil etmektir. Çünkü Edirnelilerin isteği bu yöndedir.”
Haber Merkezi
GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025