Zafer Partisi Edirne İl Başkanı Serkan Konak, Edirne’nin su kaynaklarının alarm verdiğini ancak CHP’li Edirne Belediyesi’nin bu konuda bir çalışma yapmadığını savundu. Konak, “Edirne 30 senedir iş bilmez yöneticiler yüzünden bugün su kıtlığı ile baş başa. Geçmiş yıllarda yapılan hatalardan dolayı sokaklarından sular fışkırıyor. Altyapı iflas etmiş durumda. Süloğlu Barajı devreye alınmaya çalışıyor, lakin orada da su sınırlı. Sulama suyu baraj tamamen boşlamasın diye zaten 20 gün önce kapatılmış. Mevcut suyun bir yangın çıkarsa diye helikopterlere ve uçaklara su alma yeri olarak saklandığı söyleniyor” dedi.
Zafer Partisi Edirne İl Başkanı Serkan Konak, Edirne’nin susuzluk tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu belirtti. AK Parti Milletvekili Fatma Aksal’ın sorunu kuraklığa bağladığını belirten Konak, “AKP hükümetlerinin 23 yıldır Türkiye’yi yönetmesine rağmen tüm Trakya devlet yatırımları konusunda maalesef yeterli destek görememiştir” dedi.
‘SÜLOĞLU BARAJININ KANALLARI SU KAÇIRIYOR’
Konak, yaptığı yazılı basın açıklamasında şunları kaydetti:
“Edirne’yi ilgilendiren barajların durumları nedir? Süloğlu Barajı kimin sorumluluğundadır? DSİ 11.Bölge’nin sorumluluk alanındadır. 20 senedir kapalı devre sulama sistemi kurulacak diye proje var lakin henüz bir yatırım yok.
Şu an Süloğlu Barajı’nda 2 ana kanaldan, salma sulama sistemi ile sulama yapılmaktadır. Kanallar kırık ve su kaçırmaktadır. Hatta bu kanallardan o kadar su kaçmaktadır ki buğday orağında biçerdöverler batmasın diye sulama kanalına su verilmemektedir.
Süloğlu Barajı’nda sulama yapılabilen binlerce dönüm arazi vardı ama geçmiş yıllardaki hatalardan dolayı baraj su tutmadı. Var olan su ise seneler içinde vahşi sulama yöntemleri ile heba edildi. Bugün zaten dip seviyelere yakın olan barajdan Edirne’ye içme suyu verilmesi planlanmakta. 2023’teki su krizinde, zamanın CHP’li Edirne Belediye Başkanı’na bu öneriyi sunmuştuk. Maalesef ciddiye alan kimse olmadı.
‘EDİRNE İÇİN BÜYÜK SU SIKINTISI KAPIDADIR’
Kayalı Köy Barajı kimin sorumluluğundadır? DSİ.11 Bölge’nin sorumluluğundadır. Peki burada kapalı devre sulama sistemi var mı? Hayır burada da yok. Sulama kanalları eski ve çatlak. Açık kanallarda hem buharlaşmadan hem de çatlaklardan dolayı bir sürü su kaybı oluyor. Yan kanallar ise doğru düzgün çalışmıyor.
Temmuz 2025 başı itibari ile Kayalı’daki su seviyesi yüzde 3 olarak ölçülmüştü. Maalesef bir kez daha altını çizmek istiyoruz ki önümüzdeki günlerde Edirne için büyük su sıkıntısı kapıdadır.
Bu manzara sadece kuraklıkla açıklanamaz. Bu bir ihmal zinciridir. Edirne, yıllardır hem yerel hem merkezi yönetim tarafından ihmal edilmiştir.
Yaklaşık 30 senedir Cumhuriyet Halk Partisi tarafından yönetilen Edirne Belediyesi’nin su yönetim performansı şehirdeki %50’ye varan kayıp su nedeniyle çok düşüktür. AKP hükümetlerinin karnesinde ise 25 senede Trakya’da yapılması planlanan barajları hayalden öteye geçirememek vardır.
Çakmak Barajı halen tamamlanamamış, Suakacağı Barajı’nın temeli konuşulmaya başladıktan 20 sene sonra atılabilmiştir.
BU 20 SENEDE NELER YAPILABİLİRDİ?
1. Kış aylarında, Meriç ve Tunca’dan akan su, pompalar yardımı ile yukarıdaki göletlere ve barajlara su basılabilirdi (Bu sistemi Yunanistan bugün Batı Trakya’da uygulamaktadır).
2. Projeler daha hızlı devreye alınabilirdi. Eğer yapılsaydı Çakmak ve Suakacağı barajlarında bugün su olabilirdi.
3. Mevcut barajlara kapalı devre sulama sistemi kurulabilirdi. Bu sayede kanallardaki buharlaşmanın, kaçan suyun önüne geçilebilirdi. Barajlarımızda halen su olurdu
4. Damlama sulama yatırımlarına daha fazla destek verilebilirdi. Bu sayede vahşi salma sulamanın önüne geçilebilirdi.
5. Kapalı devre sulama olan yerlere sayaç takılarak, çiftçinin suyu daha bilinçli kullanması sağlanabilirdi.
6. Ova arazilerde kanal barajlar inşa edilebilirdi.
25 yıldır ülkeyi yönetenler tarafından, Trakya’da bu yatırımların hiçbiri ya yapılmadı ya da hayalden öteye geçilmedi. Trakya’da yaşayan insanlar bilinçli olarak bu yokluğa sürüklendi.
Bakınız, sizlere bir örnek vereyim. Kırklareli İnece ve Edirne Süloğlu’nda ailesinde çiftçilik yapan çiftçiler olan birisi olarak söylüyorum; sulama ile 250-300 kg Ayçiçeği alınan arazilerde, bu sene 60-70 kg rekolte bekleniyor. Mısır ekenlerden ise hiç bahsetmiyorum çünkü barajlarda su olmadığını bildiklerinden korkudan ekemediler. Ayçiçek fiyatı şu an 30TL/kg’a kadar çıkıyor. Fiyat 50-60 TL olsa ne fark edecek? Çiftçinin zararını bu fiyat bile karşılamıyor. Bizim verimden zararımız yüzde 75-80’ler civarında. Sonra çiftçi ne yapsın? Borçları için tarlasını satmak zorunda kalıyor. Trakya’ya yapılmayan yatırımlardan dolayı köylerde insan kalmadı.
‘İŞ BİLMEZ YÖNETİCİLER TARAFINDAN SU KITLIĞI İLE BAŞ BAŞAYIZ’
Edirne Şehir Merkezi ise, 30 senedir iş bilmez yöneticiler yüzünden bugün su kıtlığı ile baş başa. Geçmiş yıllarda yapılan hatalardan dolayı sokaklarından sular fışkırıyor. Altyapı iflas etmiş durumda. Süloğlu Barajı devreye alınmaya çalışıyor, lakin orada da su sınırlı. Sulama suyu baraj tamamen boşlamasın diye zaten 20 gün önce kapatılmış. Mevcut suyun bir yangın çıkarsa diye helikopterlere ve uçaklara su alma yeri olarak saklandığı söyleniyor.
Konunun özetine bakacak olursak hem merkezi hükümetin hem de belediyenin izlediği yanlış politikalar ve iş bilmezlik yüzünden bugün Edirne Şehir Merkezi büyük su kıtlığı ile yüz yüzedir.
Zafer Partisi olarak önerimiz şudur; şimdiden, dünya da birçok örneği de olan, Meriç suyunun nasıl arıtılıp içme suyu haline getirilebileceği konusu bir an önce masaya yatırılmalı, tartışmaya açılmalıdır. Etrafından nehirler, dereler akan şehrimizin susuzluğa mahkûm edilemez.” Haber Merkezi
GÜNDEM
12 Ekim 2025GÜNDEM
12 Ekim 2025GÜNDEM
12 Ekim 2025GÜNDEM
12 Ekim 2025GÜNDEM
12 Ekim 2025GÜNDEM
12 Ekim 2025GÜNDEM
12 Ekim 2025