Eğitim-İş Edirne Şube Sekreteri Olcay Dal, Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK)’nun öğretmenlere sorulmadan hazırlandığını belirterek, “Eğitim-İş olarak sürecin başından beri öğretmenlerin uzman ve başöğretmen etiketleriyle ayrıştırılmasına karşı olduğumuzu ifade ediyoruz. Öğretmen camiasındaki yaygın görüş öğretmenlerin rütbelerle ayrıştırılması değil yapılacaksa hizmet yılına göre ekonomik iyileştirmeler yapılmasıydı. ÖMK’nin yasalaşan son halinde uzman ve başöğretmen ayrıştırmasına devam ediliyor” dedi.Ödemeyi elden alan şişli escort hatunlar sizleri bekliyor.
Eğitim-İş Edirne Şube Sekreteri Olcay Dal, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun öğretmenlerin sorunlarının çözümüne yönelik bir düzenleme olmadığını belirtti. Dal, açıklamasında şunları kaydetti:
“Pandemide, dönemin Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk 2021’in Nisan ayında bir ilkokulda kameralar önünde aşı olmuş ve tüm kamuoyu öğretmenlerin bizzat okullarda aşı olduğunu sanmıştı. Oysa aşıların gelmesi Mayıs’ın sonlarını bulmuş ve öğretmenler herkes gibi randevu alarak hastanelerde aşı olmuştu.
Yukarıdaki örneği vermemin sebebi Meclis’ten geçen Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) ile kamuoyunda yine öğretmenler için iyi bir şey yapılmış algısının yaratılmış olmasıdır. Öğretmenlik Meslek Kanunu ismini taşıyan bir kanundan öğretmenlerin görevlerinin çerçevesinin çizilmesi, özlük haklarının iyileştirilmesi, çalışma ve emeklilik şartlarının geliştirilmesi, öğretmenlere sosyal ve ekonomik rahatlama sağlanması beklenirken söz konusu kanunda bunların hiçbirine yer verilmemiştir.
Her tıp fakültesi mezunu doktor, her mühendislik fakültesi mezunu mühendis, her polis okulu mezunu polis olurken ÖMK ile her eğitim fakültesi mezunu öğretmen olmayacaktır. Öğretmen Akademisi ismi verilen yeni sistem ile eğitim fakültelerince verilen diplomalar geçersiz sayılacak ve yeni öğretmenler yine verdikleri eğitimlerin yetersiz sayıldığı eğitim fakültelerinden çağırılacak hocalar ile yetiştirilecektir.
İktidar her konuda yaptığı gibi ÖMK’de de önce olumsuz sayılacak maddeleri basına sızdırmış, verilen tepkilerin sonucu birkaç olumsuz maddeyi geri çekmiş ve ağza bir parmak bal çalarcasına olumlu sayılabilecek tek bir şey ekleyip olumsuzluklarla dolu bir kanunu meclisten geçirmeyi bilmiştir.
Eğitim-İş olarak sürecin başından beri öğretmenlerin uzman ve başöğretmen etiketleriyle ayrıştırılmasına karşı olduğumuzu ifade ediyoruz. Bu ayrıştırma operasyonu ilk kez 2006’daki ardında da 19 Kasım 2022’deki yazılı sınavla yapılmıştı. Yazılı sınavda sınıf defterinin elektronik bir ortam olup olmadığı, Trabzon’un Karadeniz bölgesinde mi olduğu gibi ilginç sorular sorulmuştu. Bir sonraki yıl kamuoyundaki tepkilerin sonucunda yüz yüze yapılmasına günler kala internet üzerinden uzaktan yapılmıştı. Öğretmen camiasındaki yaygın görüş öğretmenlerin rütbelerle ayrıştırılması değil yapılacaksa hizmet yılına göre ekonomik iyileştirmeler yapılmasıydı. ÖMK’nin yasalaşan son halinde uzman ve başöğretmen ayrıştırmasına devam ediliyor. Alım gücünün gitgide düştüğü günümüzde ödenen uzman ve başöğretmenlik ücretlerinin ise emekli olunduğunda hiçbir şekilde maaşa yansımayacak olması yanlışı da güncelliğini koruyor.
Öğretmenlik Meslek Kanununda öğretmenlerin görev ve sorumluluklarının çerçevesi hâlâ çizilmiş değil. “Bir Kahvenizi İçeriz” projesi kapsamında yaptığı ev ziyaretinde ya da sonrasında şiddet gören bir öğretmenin haklarının ne olacağı ÖMK’de yer almıyor. Norm fazlası bir İngilizce öğretmeninin konuyla ilgili hiçbir eğitim almadan doğrudan özel eğitim sınıfına görevlendirilip görevlendirilemeyeceği ÖMK’de yer almıyor. Uzman ve başöğretmenlik için yapılan ödemeler emekli maaşlarına neden yansımıyor sorusunun cevabı ÖMK’de yer almıyor. Öğretmen herhangi bir bakanı karşılamak için mesai saati dışı bir zamanda örneğin pazar sabahı neden öğrencilerini alıp istenen yere götürmek zorundadır bunun cevabı ÖMK’de yer almıyor. Her aklına gelenin çıkardığı kâğıt üstü projelerle uğraşmaktan öğretmenlik yapmaya zaman bırakılmayan bir öğretmenin hakları ÖMK’de yer almıyor. 30 kişilik sınıfında Türkçe bilmeyen 2 Suriyeli ile 2 Afgan, 2 hiperaktif ve 1 cam kemik hastası öğrencisi olan bir öğretmenin sesini kimin duyacağı ÖMK’de yer almıyor. Cep telefonu kullanımını engelleyin denen ama ders kitabındaki her etkinlik için kare kod uygulaması olan öğretmenin ne yapacağına dair bilgiler ÖMK’de yer almıyor. Plansızlık, sürekli değiştirilen ders saatleri ve eklenip çıkarılan seçmeli dersler yüzünden okutacak ders bulamayıp norm fazlası kalan, ek ders ücretinden mahrum bırakılan öğretmenin yoksulluk sınırı altında kalan maaşıyla nasıl geçineceği, kirasını neyle ödeyeceği ve başka bir şehirde üniversite okuyan çocuğuna harçlık olarak ne göndereceği gibi bilgiler ÖMK’de yer almıyor. Gözünden sakındığı öğrencilerinin olduğu sınıfına öğretmenlik eğitimi almamış, kim olduğunu bilmediği birilerinin girmesine neden izin vermesi gerektiği ÖMK’de yer almıyor.
Öğretmenlerin ihtiyaçlarını gidermeyi ve sorunlarını çözmeyi hedefleyen “meslek kanunu” budur. Öğretmenevlerine açılacak kafelere isim önerisi sorulan öğretmenlere ÖMK’nin hazırlık aşamasında tek soru sorulmamıştır. Bu kanun öğretmenlerin sorunlarına çözüm getirmede okulda yapılan aşı kadar gerçektir.” Haber Merkezi
GÜNDEM
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024EKONOMİ
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.