eşya depolama
DOLAR 35,9729 0.09%
EURO 37,4152 0.08%
ALTIN 3.299,670,42
BITCOIN 3530120-2,73%
Edirne

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Ahmet Acaroğlu

Ahmet Acaroğlu

29 Ocak 2025 Çarşamba

GAZİ TURHAN BEY’İN HUZURUNDA

GAZİ TURHAN BEY’İN HUZURUNDA
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ahmet Acaroğlu

Bir rüya ile başladı her şey. Malkara’lı Mehmet Zaim Bilgi Gazi Turhan Bey’i görmüştür düşünde. Bazı rüyalar tarifsiz heyecanlandırır insanı. Görmüştür görmesine de gazi’nin sitemkar sözleri karşısında ne diyeceğini bilemez olmuştur. Çünkü büyük kahraman harabeye dönmüş mescit ve makberini işaret ederek; “ Bu toprakları vatan yapan ecdadınıza reva gördüğünüz muamele böyle mi olmalıydı, yazıklar olsun!” İşarettir bazı rüyalar, eğer doğru yorumlayabilirsek. Ötelerden sırlar taşır gönül dünyamıza.

Bir Temmuz gecesi Mehmet Bey gördüğü rüyanın da tesiriyle sırılsıklam uyanır uykusundan. Ürpertiyle atar yorganı üzerinden, kala kalır yatağın ortasında. Delice çırpınan kalbini okşayarak sakinleşmeye çalışır. Ağzı dudağı kurumuş, ter su içindedir. Uzunköprü’de görev yaparken adını duymuştur ama kabri var mıdır, nerededir hiç merak etmemiştir. Doğrusu, adını taşıyan bir cadde vardır Uzunköprü’de, bir de ortaokul. Ama ilçe halkının da çoğunun haberi yoktur bu kahraman gaziden. Biz başka milletlerin tarihlerini, onların kahramanlarını, belki onlardan bile iyi tanırız da, ne hikmetse kendi tarihimize de en az onlar kadar yabancı bırakılmışız.

Mehmet Bey, bu rüyanın bir ikaz olduğunu düşünür. İlk fırsatta düşer Uzunköprü yollarına. Eskiden tanıştığı, tasavvuf inceliklerine vakıf esnaflardan manifaturacı Sami Satar ağabeye rüyasından bahseder. Gazi Turhan Bey’in kabrini ziyarete birlikte giderler. Kabre yaklaştıkça Mehmet Bey’in heyecanı artar. İçini çeke çeke ağlamaya başlar Mehmet bey. Sanki aynı rüyayı yeniden görmektedir. Rüyada gördükleriyle karşılaştığı manzara birebir aynıdır. Define avcıları mescidi ve makberi harabe haline getirmiştir. Kubbesi ve minaresi yıkılmış mescidin içi  bazı köylüler tarafından hayvan gübresi ile doldurulmuştur. Bu defa sararmış otlara kapanıp sararmış otları ıslatır göz yaşlarıyla. O duygu ve ilhamla aşağıda sunacağım (aslı bende olan) şiiri yazar.

“Istırabını çekelim, katlanabilelim, hakikate talip olalım, Allah verir.” der Necip Fazıl. Hakikat bellidir; bu utançtan ve vebalden kurtulmak gerekir. Rahmetli gazeteci H.Tahsin Arıkan’ın gayretiyle Uzunköprü Kültür Sanat ve Tanıtma Derneği harekete geçer. Kabrin başında düzenlenen törenlerle halkın harabe manzarayı görmesini sağlamış, okunan Kuran-ı Kerim ve Mevlit sonrası ikramla vakıf geleneğimizi diriltmeye çalışmıştık. Koşturanlar vatansever dernek mensupları ve tarihine bağlı, ecdadına saygılı bir avuç ülkücü gençti. Her yıl daha büyük katılım olmaya başlamıştı. Fakat onarım işi bizi aşıyordu. Başarımıza siyasal iktidarın ve Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün mali desteği büyük katkı sağladı ve her iki eser aslına uygun şekilde onarılarak halkımızın ziyaretine açık hale getirildi.

Kimdir Gazi Turhan Bey? Turhan Bey, 2.Sultan Murat’ın damadı, Fatih Sultan Mehmet’in eniştesi, Paşayiğit Bey’in oğludur. Yunanistan’ın fethinde en büyük rolü oynayan serhat beylerinin Türk akıncı  kumandanıdır. Teselya, Mora ve Varna savaşlarında büyük başarılar göstermiştir. Tarihi kayıtlarda Mora Fatihi diye de anılır. Mora yarımadasından ve Yunanistan’dan gelebilecek yardımları engelleyerek İstanbul’un fethedilmesinde büyük pay sahibi olmuştur.

 Mayıs’ın son haftası İstanbul’da Fetih Haftası olarak kutlanır. Biz de Gazi Turhan Bey’i anma törenlerini o düşünceyle aynı hafta içinde yapıyorduk. Başarının ortağı çok olur. Olsun, güzellikler paylaşılırsa mutluluklar artar. Ama bir etkinlik eğer kurumsallaştırılamazsa ömrü uzun olmuyor. 8 senedir yapılmamıştı anma törenleri. Hevesler geçici olursa ona aşk denmez. Aşksız yapılan işler ise angaryadır. Ya Kaymakamlık, ya Belediye üstlenmeli bu etkinliği paydaş STK’larla birlikte dedim yıllarca. Bir türlü resmileştirilemedi.

Türk Ocağı Başkanı Murat Selvi kardeşim telefonla arayıp davet edince çok duygulandım. Demek yine başlamış anma etkinliği dedim. İstanbul’da konferansımdan dolayı katılamadım. Ama törenleri sosyal medya paylaşımlarından an be an takip ettim. Tarih öğretmenimizin bilgilendirici konuşması güzel, Murat Başkanın konuşması gerçekten özeldi. Defalarca dinledim göğsüm kabararak, gözlerim dolarak. Tarihimle, ecdadımla bir defa daha gururlandım.

Helal sana be Ediz Başkanım. Makama yeni oturmana rağmen, seçim yorgunluğu henüz geçmemişken, daha ayağının tozu silinmemişken üstelik, vaadini hemen hayata geçirip bu tarihi coşkumuza kanat oldun ya, şehitlerim de, gazilerim de senden ve paydaşlarından razı olsun. At MARTİN’İ EDİZ Başkanım, Kırkkavak semaları inlesin, zaferler çağı yeniden canlansın, ceddim Turhan Bey’in ruhu, makberinde aşk ve şevkle dinlesin.

Gazi Turhan Bey şimdilik bir semboldür. Çevrenize uyanık bir nazarla baktığınızda hatırlanması, anılması, ısrarla çocuklarımıza anlatılması gereken başka kahramanları da kolayca farkedebilirsiniz. 2.Murat’tan başlayın, Gazi Ömer Bey, Paşayiğit Bey, Kurt Bey, Şehsuvar Bey, Demirtaş Bey, Gazi Mahmut Bey, Parpudar Baba, Kum Baba ve diğerleri… diye devam edin. Ne kadar iyi tanırsanız onları, o kadar derinlere kök salarsınız bu mübarek toprakta. Ne diyor sarı saçlı, mavi gözlü Bozkurt: ” TÜRK ÇOCUĞU ECDADINI TANIDIKÇA DAHA BÜYÜK İŞLER YAPMAK İÇİN KENDİNDE KUVVET BULACAKTIR.”

GAZİ TURHAN BEY’İN HUZURUNDA

0

BEĞENDİM

ABONE OL