Gerçekleri görürüz ancak bazen yüzleşmekten kaçınırız. Çünkü yüzleşmek acı verici olabilir. Kendimizi korumak için o gerçekleri görmezden gelme, yok sayma, inkâr etme davranışlarında bulunabiliriz. “Deve Kuşu Sendromu” kavramı psikoloji, davranış bilimi ve popüler kültürde bir savunma mekanizması olarak karşımıza çıkar.
Bu kavramın pek çok farklı alanda kullanıldığını görebiliyoruz. Sağlıkta hastalık belirtilerini yok sayma, finansta borçla ilgili sorunları yok sayma, ilişkilerde ise problemli yapıları sonlandırmak yerine katlanma gibi örnekler verilebilir.
İlişkilerdeki deve kuşu sendromu, kişinin ilişki içindeki var olan olumsuzlukları görmezden gelmesi, yok sayması ya da yüzleşmekten kaçınması şeklinde işler. Bu, bir savunma mekanizması olarak kısa vadede kişiyi yüklerden koruyor gibi görünse de uzun vadede ilişkinin çürümesine, biriken problemlere ve kopuşlara yol açabilir.
İlişkilerdeki belirtileri şu şekildedir;
Görmezden Gelme: Partnerin ilgisizlik, hakaret, sadakatsizlik gibi olumsuz davranışları tekrar etse de “O böyle zaten” diyerek durumu normalleştirme gözlenir.
İnkâr: İlişki içerisindeki olumsuzluklarda “O aslında beni seviyor sadece bu aralar yoğun.” Gibi cümlelerle gerçeklikle çelişen bahaneler sıklıkla üretilir.
Erteleme: İlişkideki sorunlar bellidir ancak bu sorunları konuşmak, sınır koymak ya da ayrılmak gibi adımlar sürekli ertelenir.
Duygusal Uyuşma: Sorunların farkında olunmasına rağmen bu durumun hiçbir şey hissettirmemesi gibi davranma, kendini hissizleştirme gözlenir.
Sessiz İstifa: İlişkide var gibi yok olmak. Partnerin içsel kopuş yaşayıp ilişkiye dair hiçbir çaba göstermemesi durumudur.
Yalancı Umut: En sık duyulan şey, “Belki değişir, zamanla düzelir.” Düşüncesiyle hak edilenden daha azına uzun süre tahammül etmeye çalışılır.
Hayali Partner: İlişkiyi olmasını istediğin şekilde görme eğilimi vardır. Partnerin gerçek davranışlarını yok sayma ve onun hakkında umduğun kişiliği yaşatma çabası gözlenir.
Bağlanma ya da kaybetme korkusu, değersizlik şemaları, çocuklukta öğrenilenin tekrarını yaşıyor olma, örneğin çatışmaktan kaçan bir aile modelinde büyümüş olmak, özgüven eksikliği gibi pek çok faktör bu davranışların gelişmesine katkı sağlamış olabilir.
Bu davranışların uzun vadeli sonuçlarında, kimlik yitimine varan duygusal tükenme, kronik tatminsizlik, patlayıcı krizler, travmatik ayrılıklar ve kopuşlar olabilir.
Yıllardır olumsuzluklar yaşanan ilişkiler asla bitmez çünkü biri sürekli başına kuma gömer. Yüzleşmeyi tercih ettiğinizde başta canınız yanacaktır ancak uzun vadede bu sizi özgürleştirecek ve güçlendirecektir. Yüzleşmekten korkma!
GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025GÜNDEM
29 Temmuz 2025Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.