Lalapaşa Ziraat Odası Başkanı Taner Öztürk, gençlerin tarım ve hayvancılık yapmak yerine asgari ücretli işi tercih ettiğini söyledi. Öztürk, “Genç nüfusu köyde tutmak için hayat şartlarının yükselmesi lazım. Desteklerin doğru zamanda verilmesi gerekir. Gelecek güvencesi olmadan insanlar neden köyde kalsın?” dedi.
Lalapaşa Ziraat Odası Başkanı Taner Öztürk, düzenlediği basın toplantısında gençlerin tarım ve hayvancılıktan uzaklaştığını söyledi. Öztürk, Toprak Mahsulleri Ofisi tarafından buğdayda verilecek prim desteğinin de çiftçiye hala ödenmediğini belirtti.
‘BUĞDAY PRİM DESTEĞİ NE ZAMAN ÖDENECEK?’
Öztürk, “Toprak Mahsulleri Ofisi Haziran ayında fiyat açıklaması yaptı. 9 bin 250 lira fiyat, bin 750 lira prim şeklinde. Bir sene önceki primleri çiftçiler Eylül ayına kadar almışlardı. Ama bu zamana kadar geldik hala primler alınmadı. Bu açıklanan destek değil primdir. Bunu ilk başladığı zaman o şekilde lanse etmişlerdi. Geçtiğimiz yıl Ziraat Odalarının maliyetine göre 10 lira 50 açıklanmasına rağmen devlet 9 bin 250 lira fiyat vermişti. Prim de çiftçinin yaşam payı olarak verilmişti” dedi.
‘HARİTADA YERİNİ BİLMEDİĞİMİZ YERLERDEN HAYVAN İTHAL EDİYORUZ’
Öztürk, tarım ve hayvancılıkta genç nüfusun azaldığını, bunun da yaşam şartlarından kaynaklandığını kaydetti. Açıklanan maliyet rakamlarına göre çitçinin alacağı prim desteğinin yüzde 25 oranında değer kaybettiğini söyleyen Öztürk, “2024 Haziran ayından beri mazotta artış yüzde 15, gübrede yüzde 48, ilaç artış oranları yüzde 20-55 olarak gerçekleşti. Ayrıca 6 aylık enflasyon 22, son Ocak ayının da enflasyonu yüzde 5. Bu demektir ki ortalama çiftçinin alacağı bu paranın yüzde 25 oranında değeri düştü. Bu çiftçinin bir de yaşantısı var. Çocuk okutuyor, üzerine giysi alıyor, alışverişini yapıyor. Hayatını idame ettirebilmesi için verilen 1750 liralık desteğin şu ana kadar yüz 25 oranı bitti. Köydeki nüfusun azalmasının en büyük sebebi budur. Bugün gençler köyde kalmıyorsa sosyal hayatlarını yaşayamamaktandır. Bu destekleri primleri söz verip geç ödediğiniz zaman sosyal hayatı çok etkiliyor. 10 bin 500 lira maliyetli buğdaya 9 bin 250 lira verdiniz. Sattığı buğdayın parasıyla yeni mahsul ekecek çiftçi. 9 bin 250 liraya sattığıyla ancak mahsulünü eker. Hayatını sürdürebilmesi için bu desteklere ihtiyacı var. Şimdi gençler, hesap kitap yapıyor, elde kalan paraya bakıyor, kahvede oturuyor. Kafasını kaldırıp asma yapraklarına bakıyor, ‘Ben bu yaprakları mı seyredeceğim, giderim zor şartlarda da olsa az parayla asgari ücretle şehirde yaşarım’ diyor. Bunun sonucunda gençler kalmayınca tarım bir şekilde yapılıyor ama hayvancılığı yapamıyorlar. Bugün hayvancılık olmayınca, haritada yerini bilmediğimiz yerlerden hayvan ithal ediyoruz. Genç nüfusu köyde tutmak için hayat şartlarının yükselmesi lazım. Aksi takdirde bu gençleri köyde tutamayız. Desteklerin doğru zamanda verilmesi gerekir. Eğer bu destekleri vaktinden önce vermezseniz çiftçinin sosyal hayatı kötüleşiyor. İnsanlar neden köyden şehre gidiyor; diyor ki geleceğim garanti olsun, emekli olurum. Peki bağ kur primini neden en çok çiftçi ödüyor. Çiftçinin hiçbir maliyet hesabında BAĞ-KUR yok. Ama iş insanının maliyet hesabında işçiye ödediği sigorta primi var. Esnaf da bunu gösteriyor. Ama çiftçi gösteremiyor, hiçbir yerde yok. Peki, gelecek güvencesi olmadan insanlar neden köyde kalsın?” ifadelerini kullandı. Haber Selman Eski
GÜNDEM
21 Mayıs 2025GÜNDEM
21 Mayıs 2025GÜNDEM
21 Mayıs 2025GÜNDEM
21 Mayıs 2025GÜNDEM
21 Mayıs 2025GÜNDEM
21 Mayıs 2025GÜNDEM
21 Mayıs 2025Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.