Devletlerin tarihinde gelenek ve görenekler ayrıcalıklı bir öneme sahiptir. Doğal olarak tarihsel belleği de yansıtır. Gelenek ve görenekler; bir toplumda veya bir toplulukta çok eskilerden kalmış tarihsel yaşanmışlıkları saygın bir halde kuşaktan kuşağa aktaran olguların bütünlüğüdür. Bu olguya en iyi örnek, Edirne Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleridir. Osmanlı’nın Balkanlarda hâkimiyet sürdüğü dönemde oluşan Kırkpınar, yıllardır her yıl Edirne Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri olarak yapılmaktadır. Gelenekselleşen bu ata sporumuzun yaşatılması için yıllar öncesine dayanan Kırkpınar Ağalığı müessesesi oluşturulmuştur.
Kişinin gönül rızasına ve kabulüne dayanan ağalık müessesesi Kırkpınar etkinliklerinde yapılacak tüm harcamaların karşılanması anlamına gelir. İşin özünde yüklü miktarda para vardır. Gelenekselleşen ve bir kültür mirası olan güreş ağalığı, aynı zamanda Kırkpınar ağalığı ile bütünleşen kıyafet ile tamamlanır. Bugüne kadar tüm Kırkpınar ağaları, gelenekselleşen ağa kıyafetini giymiştir. Hatta 1980 yılında Roman kökenli Cemal Pul, gelenekselleşen Kırkpınar Ağa kıyafetini giymiştir.
2025 yılı 664. Kırkpınar Ağası Ufuk Özünlü, Bu yıl giydiği ağalık kıyafetiyle oldukça eleştirildi. “Tarz güzel ama geleneksel değil” dendi. Eleştirilere hak vermemek mümkün değildir. Gelenekselleşen kıyafetin şekil değişikliğine uğraması, kültür bozulmasına sebep olacağı endişesine yol açmaktadır. Ne yazık ki, günümüzde kültürel öğeleri korumak daha zor hale gelmiştir.
Örneğin: Romanların bin yıllık geleneği olan Kakava’da suya girme ritüeli, dilek dileme geleneği günümüzde modernizasyon altında yozlaşmıştır. Kakava Romanların bayramı olmaktan çıkmıştır. Romanların Kakava ve Hıdrellez kıyafetleri de özünden kopmuştur. Türkiye Toplumunun son 25 yıl içindeki toplumsal ve kültürel değişimin farkındayız. Ayrıca Türkiye sosyolojik bir değişimin içindedir. Kırkpınar Ağası Ufuk Özünlü’nün durumu biraz da buna benziyor. Kendisi Kırkpınar Ağalık kıyafetini modernize etti. 2026 yılı ağalık ücretini de yeniden revize ederek, 40 Milyon 664 Bin 665 TL’ ye yükseltti.
PARAYI VEREN DÜDÜĞÜ ÇALAR
Globalleşen dünyamızda gelenek, göreneklerin değişime uğramaması mümkün değildir. Ayrıca Edirne halkının Kırkpınar’a ne kadar sahip çıktığı da sorgulanmalıdır. “Tarz güzel ama geleneksel değil” sözlerine katılmamak mümkün değil. Şu da bir gerçek, ‘parayı veren düdüğü çalar.’
GÜNDEM
30 Temmuz 2025GÜNDEM
30 Temmuz 2025GÜNDEM
30 Temmuz 2025GÜNDEM
30 Temmuz 2025GÜNDEM
30 Temmuz 2025GÜNDEM
30 Temmuz 2025GÜNDEM
30 Temmuz 2025