eşya depolama
romabet romabet romabet
deneme bonusu veren siteler
bandstanddiaries.com
Edirne YeniGün

Edirne YeniGün

03 Temmuz 2025 Perşembe

Açlık sınırı 27 bin lirayı geçti

Açlık sınırı 27 bin lirayı geçti
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Birleşik Kamu-İş’in son araştırmasına göre açlık sınırı 27 bin 415 TL, yoksulluk sınırı da 83 bin 859 TL olarak belirlendi. Birleşik Kamu-İş MYK Üyesi Mehmet Koç, “Bekar bir kamu çalışanının maaş ve ücretleri, açlık sınırını karşılasa da 4 kişilik bir aile açtır. Emekli aylıkları ise çoğunlukla açlık sınırının bile altındadır” dedi.

Birleşik Kamu-İş MYK Üyesi Mehmet Koç, yaptığı yazılı basın açılamasında TÜİK tarafından enflasyonun Haziran ayı için 1.37, yıllık olarak da 35.05 açıklandığını belirterek, şunları kaydetti:

‘TÜİK YİNE HAYALİ BİR ENFLASYON ORANI BELİRLEMİŞ’

“TÜİK, matematik dehalarının bile akıl sır erdiremeyeceği bir hesaplama yöntemine sahip. Her gün her anlamda eksiye giden ekonomiden artı sonuçlar çıkarmaya, 2 ile 2’yi topladığında Saray kaç çıkmasını istiyorsa ona göre sonuç yazmaya devam ediyor. Biz kamu emekçilerinin aldığı maaşın yaklaşık 3’te 1’i kiraya, 3’te 1’i gıdaya 5’te 1’i ulaşıma gidiyor. Hiç var olmamış marketlere gidip asla o fiyata bulamayacağınız ürünleri alıp enflasyon sepetine koyuyor. Sonuç ortada.

Bugün de böyle oldu: TÜİK enflasyonu Haziran ayı için 1.37 yıllık olarak da 35.05 çıkarmıştır. Birleşik Kamu-İş’in son araştırmasına göre açlık sınırı 27 bin 415 TL, yoksulluk sınırı da 83 bin 859 TL olarak belirlendi.

Şimdi tam da kamuda çalışan 4 milyona yakın memur ile 2,5 milyon memur emeklisinin 2026-2027 yıllarında alacakları maaş zamlarının belirleneceği 8.Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri öncesinde, TÜİK yine hayali bir enflasyon oranı belirlemiş ve kamu emekçisinin masada hakkının yenmesine zemin hazırlamıştır. Üstelik kamu emekçisinin geçen yıllardan biriken mağduriyeti de giderilmemiştir. 2024 yılında yapılan gerçek zam oranı yüzde 37,1’dir. 2024 yılı için TÜİK’in enflasyon oranı yüzde 44,38’dir. Sözün özü, kamu emekçisinin aldığı ücret, hayali enflasyon oranına bile ezdirilmiştir ve şimdi yine aynı taktik devreye girmiştir.

‘YOKSULLUK SINIRI 83 BİN 859 LİRA DÜZEYİNDE’

7.Toplu Sözleşme’den bu yana kamu emekçisi daha da hızlı bir şekilde yoksullaşmıştır. 2 Temmuz 2025’ten itibaren geçerli olan doğalgaz zammıyla birlikte toplam artış 2023’teki o TİS’ten bu yana yüzde 700’ü bulmuştur. Aynı sürede su fiyatlarında yüzde 144, elektrik fiyatlarında yüzde 91 oranlarında artış yaşanmıştır. Son birkaç yılda ülke genelinde kiralardaki korkunç artışı da hesap ettiğinizde kamu emekçisinin barınma ve faturalara çalıştığını görmemek imkansızdır.

Birleşik-Kamu İş’in yaptığı hesaplamalara göre Haziran 2025 itibariyle dört kişilik bir ailenin dengeli ve sağlıklı beslenebilmeleri için yapılması gereken gıda harcaması tutarını gösteren açlık sınırı 27 bin 415 lira düzeyinde bulunmaktadır yoksulluk sınırı ise 83 bin 859 lira düzeyindedir.

Bekar bir kamu çalışanının maaş ve ücretleri, açlık sınırını karşılasa da 4 kişilik bir aile açtır! Emekli aylıkları ise çoğunlukla açlık sınırının bile altındadır.

Bu yılın ilk yarısı için 43 bin 716 lira olan en düşük memur maaşı yoksulluk sınırının yüzde 52’sini zor karşılıyor. Yoksulluk sınırını karşılayabilmesi için en düşük memur maaşının en az 83 bin 859 TL olması gerekir.

Yani kamu emekçisi açlığa, yoksulluğa göz göre göre itiliyor. Bu tablo günden güne ağırlaşırken, gerçekleri çarpıtmak için imdada TÜİK yetişiyor.

‘BU KEZ TİS GÖRÜŞME MASASINDA BİZ VARIZ’

Birleşik Kamu-İş olarak açıkça söylüyoruz: Bu yalancılıktır! Bu hırsızlıktır! Bu manipülasyondur! Bu çocuğuna harçlık veremeyen, maaşının yarısına yakınını barınma ihtiyacı için harcayan, haftada bir bile ailesiyle dışarıda bir yemek yiyemeyen kamu emekçisine “sesini çıkarma” demektir! Hayatının en verimli çağlarında devletine çalışan kamu emeklisi, başka işte çalışmadan ya da evlatlarından utana sıkıla para almadan yaşayamaz durumda. Avrupa ülkelerindeki emekli yaşıtları dünyayı gezerken onlar taksicilik yapıyor, çaycılık yapıyor, evde yük olmamak için çıkıp parklarda oturuyor. Bu yalancı enflasyon raporu, o emekliye “Bu sana çok bile” demektir. Sofralarımıza et ayda bir girer durumda, sebze ve meyve ancak taneyle alınıyor. Enflasyonu böyle hayali biçimde belirlemek o sofradaki yetersiz gıdaya bile göz dikmek demektir.

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, bu değersizliği hak etmiyor. Kamuda çalışan milyonlarca emekçi, onların aileleri, yaşamının büyük bölümünü devlet dairelerinde harcamış emeklilerimiz bu değersizleştirmeyi, görmezden gelinmeyi kabul etmiyoruz!

Şimdi yine aynı senaryoyla karşımızdalar; TÜİK sahneye çıktı ve ona verilen görevi yaptı. Sırada adı TİS görüşmesi olan ve bugüne dek danışıklı dövüşten ibaret olan süreç başlayacak. Ve zannediyorlar ki yine her şey eskisi gibi olacak, kamu emekçisine bir yoksulluk kaderi biçecekler ve onlar da ses çıkarmayacak!

Ama bilsinler ki biz çıkaracağız! Bu kez TİS görüşme masasında biz varız, kamu emekçisinin hakkının bir müzakere eşliğinde yenmesine geçit vermeyeceğiz. Hem alanlarda hem o masada, bugün açıklanan TÜİK rakamlarının doğru olmadığını, pazardaki marketteki fiyatlarla arasında uçurum bulunduğunu, gerçekçi bir hesaplama yapılacaksa bunun ancak doğru rakamlarla yapılacak! Biz tam da bu yüzden TÜİK enflasyonu hesaplarken oldukça cimri davrandığı için, ücretlerin belirlenmesinde artık TÜFE yerine, bir bakıma enflasyon ve büyüme oranının bileşiği olan milli gelirdeki cari fiyatlarla artış oranının dikkate alınmak zorundadır.” Haber Merkezi

Devamını Oku

Kardeş belediyeye ziyaret

Kardeş belediyeye ziyaret
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Edirne’nin Süloğlu ilçe Belediye Başkanı Mehmet Ormankıran, Kırklareli’nin Lüleburgaz Belediye Başkanı Dr. Murat Gerenli’yi ziyaret ederek desteklerinden dolayı teşekkür etti.

Geçtiğimiz aylarda kardeş belediyecilik projesi kapsamında Lüleburgaz Belediyesi Süloğlu’nun Ekonomik ve Sosyal projelerine katkı sunmuştu.

 Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Lüleburgaz Belediye Başkanı Dr. Murat Gerenli, “Bugün kardeş belediyecilik projesi kapsamında teşekkür ziyaretinden dolayı başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Bizler sosyal ve kültürel projelerle şehirlerimizde halkımızın yanında olmaya gayret gösteriyoruz. Bu kapsamda Trakya’mızın güzide ilçesi Süloğlu’na da elimizden ne geliyorsa yapmaya çalışıyoruz “dedi.

Süloğlu Belediye Başkann Ormankıran da iki belediye arasındaki dayanışmanın hizmet kalitesini de arttıracağını belirterek, “Kardeş belediyemiz Lüleburgaz Belediye Başkanımız Dr. Murat Gerenli’ye Teşekkür ziyaretinde bulunarak, ilçemize verdiği desteklerden dolayı kendilerine teşekkür ediyorum. Kardeş Belediyeciliği bizlere hissettirdiği ve misafirperverliği için kendilerine çok teşekkür ediyorum. Dayanışmamız halkımıza daha iyi hizmet etmemizi sağlayacak” dedi.

Süloğlu Belediye Başkanı Mehmet Ormankıran verdiği desteklerden dolayı Lüleburgaz Belediye Başkanı Dr. Murat Gerenli’ye teşekkür plaketi verdi.

Haber Merkezi

Devamını Oku

Kavgaz Tabyasında korkutan yangın

Kavgaz Tabyasında korkutan yangın
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Edirne’deki Kavgaz Tabya’nın bulunduğu bölgede otluk alanda çıkan yangın söndürüldü.

Şükrüpaşa Mahallesi’ndeki Balkan Savaşları’nda kent savunmasında kullanılan tabyanın üst kısmındaki alanda henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı. Haber verilmesi üzerine bölgeye Edirne Orman İşletme Müdürlüğü, itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ekiplerin müdahalesiyle söndürülen yangında bölgedeki otluk alan ve çevredeki ağaçlar zarar gördü. (aa)

Devamını Oku

Er meydanına veda etti, koordinatör oldu

Er meydanına veda etti, koordinatör oldu
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin eski başpehlivanlarından Şaban Yılmaz, yağlı güreşlerin oyunlarıyla güzel olduğunu söyledi.

Er meydanlarında uzun yıllar güreş tutan ve 2022 yılında getirilen 45 yaş kuralı nedeniyle Kırkpınar’a veda eden Yılmaz, Ankara Büyükşehir Belediyesi ASKİ Spor Yağlı Güreş Takımı Koordinatörü olarak görev yapıyor.

Yılmaz, yaptığı açıklamada, yağlı güreşe ahlaklı ve kaliteli pehlivanlar kazandırmak için çalıştığını söyledi.

Kırkpınar’da yıllarca güreştiğini ve başpehlivan olma gururu yaşadığını belirten Yılmaz, “Kırkpınar Er Meydanı’na dün gittim, gerçekten çok duygulandım. Bugün olsa yine pehlivan olurdum. Gerçekten güzel bir isim bırakmışım. Halkımız bizi bağrına basmış. Ata sporunu destekleyen tüm seyircimize teşekkür ediyorum.” dedi.

Yağlı güreşin inceliklerini eski başpehlivanlardan Vedat Ergin’den öğrendiğini anlatan Yılmaz, “Yağlı güreşte paça kasnak, sarma, künde, kazık gibi pek çok oyun var. Vedat Ergin ustamızın yanında yetiştik, kendisi için ‘güreşin profesörü’ desek yeridir. Sıkı güreş yaptığımız için seyircinin aklındayız. Hala ‘Kispeti giy çeyrek finale kalırsın.’ diyorlar. Duygulanıyorum bunları duyunca.” diye konuştu.

“Yağlı güreşin seyircisi paça kasnağa eli değmeyenleri sevmez”

Şaban Yılmaz, yağlı güreşlerde seyircinin çeşitli oyunlar görmek istediğini anlatarak, şunları kaydetti:

“Ali Gürbüz donanımlı bir başpehlivan, çırağımız. Enes Doğan’ın iyi oyunları var. Özkan Yılmaz, paça kasnak mücadele ediyor. Yağlı güreşin seyircisi paça kasnağa eli değmeyenleri sevmez. Ben yetkili olsam bir proje yaparım. Bir koltukta iki karpuz gitmez derler. Minder güreşini minderci yapsın, yağlı güreşi yağcı yapsın. Minder güreşi yapanlar, minderi bıraktıktan sonra gelip yağlı güreş yapsınlar. Yağlı güreş refleksi azaltır, tempo yavaş olduğu için. Minder güreşçisi gelip 30-40 dakika boyunca hiç paçaya, kasnağa dokunmadan bekleyip puanlamada dalıyor. Seyirci bu güreşi ne yapsın? Seyirci haklı. Seyirci kasnağa alacak, paçaya dalacak, bastırınca sarma vuracak, künde atacak güreşleri arıyor. Şimdi oyun yapmadan güreşlerde bekleniyor, uzatmanın uzatması oluyor. O yüzden hakemler buna göre maç yönetmeli.”

“Kırkpınar’ın özüne dokunmamak lazım”

Şaban Yılmaz, Kırkpınar’ın geleneklerine uygun şekilde geleceğe taşınması gerektiğini dile getirdi.

Kırkpınar’ın yağlı güreşin olimpiyatı olduğunu ve en iyi şekilde yaşatılması gerektiğini anlatan Yılmaz, “Kırkpınar’ın özüne dokunmamak lazım. Biz evlatlarımızı bu sahada güreştirmek istiyoruz. Kırkpınar Er Meydanı’na bileği güçlü olanın girmesini istiyoruz. Kırkpınar sürprizler yeridir. Ben Kırkpınar’dan önce derece yapamıyordum ama buraya geldiğim ilk yıl 2003’te final yaptım, 2004’te üçüncü oldum, 2005’te altın kemeri kazandım. 10 yıl sonra yine kürsüye tırmanmaya başladım. Burası bizim olimpiyatımız. İnşallah tekrardan Kırkpınar’ı özüne kavuştururlar.” değerlendirmesinde bulundu. (aa)

Devamını Oku

Zam taksiciyi kurtarmadı

Zam taksiciyi kurtarmadı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Edirneli taksi esnafı, yeni zam tarifesinin giderlerini karşılamadığını, taksicilik mesleğinin her geçen gün daha kötüye gittiğini ifade etti. Taksici Can Bahçıvan, “Edirne’de şu an yüzde 70 civarlarında satılık durak var. Hemen hemen her durakta satılık plakalar var. Sanayiye zaten Allah kimseyi düşürmesin. Sanayiye gittiğiniz zaman bütün kazancınızı olduğu gibi sanayiye verirsiniz” dedi.

Geçtiğimiz gün Edirne Belediye Meclisinde kent içi taksi tarifelerine, yüzde 30 zam kararı kabul edildi. Böylece yolculuk başına minimum taksi ücreti 90 liradan 120 liraya yükseldi. Taksimetre açılış ücreti ise 42 liradan 50 liraya yükseldi. Edirneli taksiciler girdi maliyetlerinin artmasından dolayı yapılan zammın hiçbir anlamı olmadığını, borçlarının gün geçtikçe katlandığını belirtti.

“Arkadaşlar plakalarını satıyor”

Taksici Bahçıvan, şunları kaydetti:

“Taksimetreye uzun zamandır zam gelmiyor. İndi- bindi 90 liraydı o zamanlar 25 liraya mazot alıyorduk. Şimdi indi-bindi 120 lira oldu. Mazot 60 lira. Yapılan olan zammın hiçbir anlamı yok, artı olaraktan 3 bin lira ayar parası vereceğiz. O, 3 bin lirayı toplayabilmek için çalışacağız. İnanın şu an, iki saatten beri en başta beklemekteyim, hala sıram gelmedi. Müşteri gelmedi, bekliyoruz. Artık ‘Allah kerim’ diyelim. O yüzden bütün arkadaşlar plakalarını satıyor. Edirne’de şu an yüzde 70 civarlarında satılık durak var. Hemen hemen her durakta satılık plakalar var. Sanayiye zaten Allah kimseyi düşürmesin. Sanayiye gittiğiniz zaman bütün kazancınızı olduğu gibi sanayiye verirsiniz, yetmez bile. Ne kredi kartı borcunuz biter ne bankaya kredi borcunuz biter ne de kenara üç beş kuruş para koyabilirsiniz. Anca boğazınızı doyurabilirseniz ne ala.”

“Her şeyde fiyatlar uçtu gitti”

Taksici Ömer Sümer, ise şu ifadeleri kullandı:

“Bu zam gerekiyordu. Bildiğim kadarıyla Türkiye’de en ucuz taşımacılığı yapan biz Edirne taksicileriydik. Vatandaş da artık katlanmak zorunda, zaten yakıt fiyatlarını biliyorsunuz her gün zam geliyor. Sanayide ve her şeyde fiyatlar uçtu gitti.” Haber Büşra Akıllı

Devamını Oku
Marsbahis
deneme bonusu veren siteler