27 Kasım 2025 Perşembe
Recep Çınar
Dünya’da “kutlama günleri” yapan ülkelerin herhalde başında geliriz! Listeye baktığımızda senede 116 kutlama günümüz var! Bunlar; Çocuk Hakları günü, Kadın Hakları günü, Erkekler günü, İnsan Hakları günü, şu günü, bu günü… Tabii, bir kısmında özel kutlama programları yapılıyor. Birçoğunda ise “kutlamanın” sadece adı anılıyor!
Bu gün de 20 Kasım, Çocuk Hakları Günü!
İşin garibi, son yıllarda Türkiye’de Doğurganlık Oranlarının alarm verdiği görülüyor! Türkiye’de doğurganlık oranı dünya ortalamasının altına düşmüş, nüfus hızla yaşlanıyor! TÜİK verilerine göre 2024 itibarıyla çocuk ve genç nüfus oranı azaldı, yaşlı nüfus oranı artmaya devam etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan “En Az 3 Çocuk, Neden 5 Olmasın?” çağrısı yaptı!
Tamam, da çocuk, kadın ve erkekler için teşvik edici hangi haklar sağlandı! Asgari ücret 22 bin 104 TL! Bu aylık ücretle çalışan bir insan, hele kira da ödüyorsa nasıl aile kurar, nasıl çocuk yetiştirir?
Mesela, Almanya’da net asgari ücret 1700 Avro. Mesela, 4 kişilik bir ailede (Erkek, Kadın ve 2 çocuk) Erkek tek başına çalışıyor. Bakın şimdi devlet nasıl hesap yapıyor! Bir insanın insanca yaşaması için ayda ortalama 400 Avro yeme-içme masrafı gerekir. 4 kişi, 1600 Avro eder. 1000 Avro da ev kirası, etti 2600 Avro. Aylık açık 900 Avro! İşte Sosyal Devlet bu şahsa çalıştığı halde 900 Avro sosyal fondan ödeyerek açığını kapatıyor, ailenin insanca yaşama geçimini sağlıyor! Ayrıca her çocuk için de aylık 250 Avro harçlık veriyor! Gördünüz mü çocuk haklar nasıl olurmuş? Almanya’da insanlar bir asgari ücret aylığı ile 170 Kg. et alabiliyor! Türkiye’de ise sadece 27 Kg. Buyrun, buradan yiyelim! Yapılan araştırmada Türkiye’de asgari ücretli çalışan sayısı Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada geldi! Türkiye’de çalışan asgari ücretlilerin sayısı yaklaşık 20 Avrupa Birliği ülkesinin toplamından daha fazla olmuş!
Almanya’da ülkeyi yönetenlerin onlarca uçağı, yüzlerce araba konvoyları yok! Sarayları yok! Yüzlerce değil, onlarca bile hizmetçisi de yok! Geçtiğimiz günlerde Türkiye’ye görüşmeye gelen 350 milyar Euro cari fazla veren Almanya’nın Başbakanı Olaf Scholz, uçaktan inince valizini, bilgisayarını, dosyasını kendi taşıyordu! Hizmetçisi, arabası, konvoyu yoktu! Türkiye’ye görüşmeye bu şekilde gelmişti.
Günümüz Dünyasında sözü edilen 116 çeşitli kutlama günleri “laf”la insanları oyalamadan başka nedir ki? Eylemsiz söz bir şey ifade etmez. Katil İsrail’in son 2 yılda katlettiği Müslüman çocuk sayısı (yetişkinler hariç) 20 binden fazla! Peki, başta İslam ülkeleri olmak üzere dünya ülkeleri laftan başka ne yaptı!
Bir de İslam’ın tüm insanlara verdiği haklara bakalım!
Çocuğu ile Genci ile Yaşlısı ile Kadını ve Erkeği ile İslam dininin/düzeninin insanlara sağladığı haklar;
Birleşmiş Milletlerin imzalayarak yayınladığı Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi, bu hakları 30 maddede toplamıştır. Fakat görünen odur ki, uygulamada bu maddeleri hayata geçirmek için Hıristiyan âleme ayrıcalık tanıyor, İslam dünyasına gelince kurallar gereği gibi uygulanmıyor. Bunun en yeni örneği başta Filistin olmak üzere İslam Dünyası’nın birçok ülkesinde bu haklardan söz etmek bile mümkün değil.
Bir toplumun kendi problemlerini çözüp mutluluk içinde bir hayat geçirebilmesi için, sadece düşünmek, serbest düşünmek yeterli değildir. İnsanlar serbest bir şekilde düşünebildikleri ve düşündüklerini açıklayabildikleri gibi, diledikleri gibi inanma ve inandıkları gibi yaşama hakkını da (başkalarının sınırını aşmamasşartıyla) elde etmelidirler. Çünkü dilediği gibi inanmayan yahut inandığı gibi yaşayamayan bir toplumun düşünmesi, şevk ile çalışması, düşünülen şeyleri uygulama alanına canla başla koyması mümkün değildir.
Şimdi, İslam’ın insana sağladığı haklar ile dünya insanlığının içinde yaşadığı bu köle düzeninin insanlara verdiği hakları bir mukayese edin! Bir tarafta Allah’ın koyduğu haklar ve kurallar, diğer tarafta insanların koyduğu haklar ve kurallar! Yaratılan (insan), Yaratana (Allah’a) (hâşâ) rakip olmaya çalışıyor!
Dostça kalın…