24 Temmuz 2025 Perşembe
Recep Çınar
Gazze’de yaklaşık 21 aydır süren Siyonist zulmü, Haziran ayında İran’a sıçramıştı. İsrail ile İran, 12 gün birbirlerini bombaladılar! İki tarafta da birçok yıkımlar oldu. İsrail, İran’a güç yettiremeyeceğini anlayınca ABD devreye girerek (kendince) İran’a gözdağı vermeye çalıştı! Şimdilik İsrail – İran çatışmaları durdu. Ama İsrail’in “Gazze”deki zulmü devam ediyor! Gündemde o kadar çok konu var ki, Gazze’de devam eden zulüm gündeme bile pek girmiyor! Son günlerde basında yer alan yeni bir haber ise “İran’a yeni bir saldırı hazırlığı mı? Batı, İsrail’e silah yığıyor” şeklinde! İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu üyesi Vahid Ahmedi, başta ABD olmak üzere bazı Batılı ülkelerin İsrail’e askeri teçhizat sevkiyatının İran’a yeni bir saldırı ihtimalini artırdığını söyledi.
Netanyahu ve Trump anlaştı!
İsrail’de yayınlanan Hayom gazetesi, Netanyahu ve Trump’ın anlaştığını, bölgenin yönetiminin 4 Arap ülkesine devredileceğini ve Hamas liderlerinin sürgüne gönderileceğini öne sürdü! İsrail’in sonsuz planları o topraklara sahip olmak! ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze için hazırlanan kapsamlı bir barış planını önümüzdeki iki hafta içinde hayata geçirmeye hazırlanıyor. İran’daki nükleer tesislere yönelik saldırının hemen ardından yapılan gizli telefon görüşmesinde ise, ABD ve İsrail yönetimlerinin Orta Doğu’da yeniden stratejik bir yapılandırma hedeflediği söyleniyor.
Gazze Hamas’tan Alınıyor, Arap Devletlerine Veriliyor!
Plana göre, Gazze Şeridi’nin yönetimi Hamas’tan alınarak dört Arap devleti (başta Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri olmak üzere) tarafından devralınacak. Hamas liderlerinin bölgeden sürgün edilmesi ve ellerindeki İsrailli rehinelerin serbest bırakılması, sürecin ilk aşamalarını oluşturuyormuş! Planın tartışmalı maddelerinden biri ise “göç programı”! Buna göre Gazze’den ayrılmak isteyen Filistinliler, farklı ülkelere yerleştirilecek. Ama bu maddenin, uluslararası insan hakları çevrelerinde ciddi tartışmalara yol açması bekleniyor! Bu anlaşmada, “İbrahim Anlaşmaları” genişletiliyor: Suudi Arabistan ve Suriye de Gündemde! İsrail’de gündem İbrahim Anlaşmaları! Arap coğrafyasında meşruiyetini sağlayarak diplomatik gücünü artırmak isteyen Siyonist İsrail, ABD Başkanı D. Trump’un öncülüğünde projelendirilen “Abraham/İbrahim Anlaşmaları”na Suriye’yi de dâhil etmeye hazırlanıyor. Suriye’de birçok bölgeyi işgal altına alan İsrail, İran, Hamas, Hizbullah ve Husilere karşı iş birlikçi Arap ülkelerinden kendisine adeta koruma çemberi kurma telaşında. Maksat, İsrail’in bölgedeki diplomatik yalnızlığını sona erdirmek. Bunun için yeni barış dalgasına Suudi Arabistan, Suriye ve diğer Arap/Müslüman ülkelerin dâhil edilmesi planlanıyor. Böylece, Gazze Hamas’tan Alınarak, Gazze Şeridi’nin yönetimi dört Arap devleti (başta Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri olmak üzere) tarafından devralınacak.
Gazze’de görev yapacak polisleri Ürdün ve Mısır eğitecek!
Hamas liderlerinin bölgeden sürgün edilmesi ve ellerindeki İsrailli rehinelerin serbest bırakılması, sürecin ilk aşamalarını oluşturuyor.
Filistinlilere Göç Kapısı Açılıyor!
Planın tartışmalı maddelerinden biri ise “göç programı”. Buna göre Gazze’den ayrılmak isteyen Filistinliler, farklı ülkelere yerleştirilecek. Bu maddenin, uluslararası insan hakları çevrelerinde ciddi tartışmalara yol açması bekleniyor. “İbrahim Anlaşmaları” genişletiliyor: Suudi Arabistan ve Suriye de Gündemde. Filistinliler ayrılmayı kabul etmezler de ABD ve İsrail’in hesabına bu geliyor!
İsrail, savaşı bahane ederek Güney Kıbrıs’a ciddi göç başlattı!
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) Ulusal Birlik Partisi (UBP) Gazimağusa Milletvekili Yasemin Öztürk, ”İsrail, savaşı bahane ederek Güney Kıbrıs’a ciddi göç başlattı” dedi.
Öztürk, adada Türk düşmanlığı oluşturma planına dikkat çekerek, ”Chabad örgütü hem kuzeyde hem güneyde mülk topluyor, hedef Orta Doğu projesinde Kıbrıs’ı ele geçirmek. Bugün Kıbrıs’ta yaşanan, sessiz bir işgaldir. Savaşı da bahane ederek İsrail’den Güney Kıbrıs’a ciddi anlamda bir göç başladı. Harekete geçmezsek bir gün bu adanın bizim olmadığını fark edeceğiz” açıklamasını yaptı.
Modern çağın en büyük vahşeti, Gazze’de zulüm devam ediyor!
Gazze’de siyonist rejimin ABD desteğiyle yürüttüğü soykırım 635. gününe girerken, hava saldırıları, topçu bombardımanları ve sivillere yönelik katliamlar hala devam ediyor! Açlık, yerinden edilme ve yıkım her geçen gün daha da derinleşiyor. İsrail, bünyelerinde normal bir insanın düşünemeyeceği ahlaksızlıkları barındırıyor! Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi: İsrail’in dağıttığı un çuvallarında uyuşturucu hap bulunduğunu açıkladı. Gazze’ye gönderilen unların içinde İsrail tarafından uyuşturucu konmuş!İsrail, 2 Mart’tan bu yana Gazze Şeridi’ne giriş sağlayan tüm kara sınır kapılarını kapalı tutuyor. Yardım taşıyan yüzlerce TIR’ın Gazze’ye geçişi engellenirken, yalnızca sınırlı sayıda aracın Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’ndan geçişine izin veriliyor. Oysa Gazze’nin günlük en az 500 yardım TIR’ına ihtiyacı bulunuyor!
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023’ten bu yana saldırılarını sürdürdüğü Gazze’de, yoğun bombardıman, aç bırakma, zorla yerinden etme ve altyapının yıkımı sonucu büyük bir insani felaket yaşanmaya devam ediyor/ettiriliyor! Hedefleri, Filistin’den İslam’ı ve Müslümanları çıkarmak!
Uluslararası kamuoyunun ve Uluslararası Adalet Divanı’nın ateşkes çağrılarına rağmen İsrail’in soykırım boyutuna varan saldırıları aralıksız sürüyor. Bu kurumlar İsrail’in LAF’tan değil GÜÇ’ten anladığını bilmiyorlar mı?
Bu nasıl bir Dünya Düzeni? Bu nasıl İnsan Hakları? Kendilerinden başkalarını insan saymadıkları için onlara göre her şey mubah! İnsanlar bir tarafa bu zulümler hayvanlara bile yapılmaz!
2 Milyarlık 58 Müslüman ülkesi seyirci kalırsa, bu zalimler daha neler yapmazlar ki!
Rabbimiz (cc) Enfal Suresi 46. Ayette ne diyor? “Düşmanlarınıza karşı gücünüz yettiği kadar hazırlık yapın, kuvvet hazırlayın…!” Müslümanlar bu emre neden uymuyor?
Allah (cc) Filistinli Müslümanların yardımcısı olsun, Siyonistlerin ve onlara destek olanların da belasını versin!
Bizim “DOSTUM” dediğimiz Trump, günde ortalama 23 yalan söylüyormuş!
ABD merkezli Washington Post gazetesi, ilk başkanlık döneminde ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve geldiği tarihten bu yana 10 bin ya da daha fazla yanlış ya da yanıltıcı iddiada bulunduğunu yazdı.
Gazeteye göre Trump, 5 bin yanlış ya da yanıltıcı bilgiyi ilk 601 gün içerisinde söyledi. Bir süre sonra bu sayı 10 bini aştı. Gazeteye göre bu, günde 23 yanlış ya da yanıltıcı iddiaya denk geliyor. Gazetenin iddiası, Trump’a atfedilen her açıklamayı günü gününe izleyen veri doğrulama servisinin araştırmasına dayanıyor. İşte bizim “Dostum” dediğimiz Trump!
Dostça kalın…