DOLAR 32,9949 -0.11%
EURO 35,8195 -0.26%
ALTIN 2.528,010,83
BITCOIN 22301611,30%
Edirne
30°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

10 Kasım 2023

10 Kasım 2023

ABONE OL
11 Kasım 2023 16:47
10 Kasım 2023
2

BEĞENDİM

ABONE OL

10 Kasım gününün akşamında dostlarımız bizi yemeğe çağırdılar ortaokulda okuyan torunları o gün yaptıkları Atatürk’ü anma etkinliklerini anlattı. Vals yapmışlar, Zeybek oynamışlar. Videolarını da izletti. Ulu Önder’in ölüm yıl dönümünde  böyle anılması daha güzel gibi geldi bana.

Bizim zamanımızda klasik bir giriş oldu. 1966 yılı 10 Kasımından bahsediyorum. Halk evinde tören düzenlenirdi. O yıl edebiyat öğretmenimiz Cemil bey beni görevlendirmişti. Kütüphaneye gittim. 11 ve 12 Kasım 1938’de yayınlanan gazetelerden Atamızla ilgili makaleleri buldum. İlginç cümleleri not aldım. Bir cümleyi ve yazarını ben okuyordum, sonrakine bir kız arkadaş okuyordu.

Seçtiğim yazar isimlerinden dolayı az daha başım derde girecekti. O yıllarda henüz sol-sağ mefhumları yoktu. Ben dişe dokunur sözleri Behice Boran, Sadun Eren, Mehmet Ali Aybar gibi isimlerden seçmişim. Tabii ki hiçbir kasıt söz konusu değildi. Meğer onlar ünlü solcularmış.

Bunları nasıl seçtin gibi sorulardan sonra masumiyetimi anlaşıldı. Başıma hiçbir şey gelmedi.

Devam eden yıllarda sol-sağ çatışmaları çok büyük acılara sebep oldu. Ülkemize faydalı olabilecek gençler bir hiç uğruna birbirlerini öldürdüler.

O yıllarda İstanbul Fatih’te oturan aile dostumuz yaşlı bir amcam vardı. 17 yaşında İstiklal Savaşı’na katılmış. İzmir’e girdiklerinde yüzbaşısı Nazmi bey artık postallarımı çıkarabilirim demiş. 3 yıl ayağından hiç çıkarmadığı postal, çorap hepsi birbirine kaynamış.

Çıkarmak mümkün değil. En sonunda hamama gitmiş. Sıcak suda beklettikten sonra berber çağırmışlar. Berber birbirine kaynamış olanları ustura ile kazıyarak temizleyebilmiş. Amcam bunları anlatırken ağlıyordu. Bu Vatan ne zorluklarla kurtarıldı. Bu gençler bunları bilmedikleri için hem kendilerini, hem ülkeyi heba ediyorlar diyordu.

Güzel ülkem ne badireler atlattı. Ne Ateş çemberlerinden geçti.

Tekrar gelelim 10 Kasım’a. 11 Kasım’da benim doğum günüm. Bizim nesilde çok olur. 11 Kasım 1949’da doğmuşum. Nüfusta 02.02.1950 yazıyor. Askere 1 yıl erken gidip, ezilmesin diye babam 1950 yılını beklemiş.

Yazımı yine bir fıkra ile bağlayayım. Sabah kahvaltı ederken kadın bugünün önemini biliyorsun değil mi kocacığım demiş.

Adam iş yerinde bütün gün düşünmüş. Ne nişan, ne nikah aklına bu tarihle ilgili hiçbir şey gelmemiş. Her ihtimale karşı eve çiçek ve çikolata alıp gitmiş kapıyı açan karısı bu kutladığım çok değişik bir 29 Ekim oldu demiş.

Kalın sağlıcakla.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.